Dağ başında bir çınar ağacı,
Deniz kızının şarkısını bekler.
Rüzgarın hışırtısıyla dans eder yapraklar,
Gözleri denize dalar, umutla.
Deniz kızı, mavi saçlarıyla gelir mi?
Kumlu kıyıda ayak izleriyle belirir mi?
Dicle ile Fırat’ın kavuştuğu yerde,
Bir tarih yazılır suyun diliyle.
Seni orada beklerim, gözlerim yolda,
Birleşirken mavi ile yeşilin hülyası.
Akıp gider zaman, su gibi serin,
Dicle ile Fırat, aşkla derin.
Akşamın bu son saatleri, hüzünle dolu,
Sessizce süzülürken zaman, gözlerim doldu.
Bir yaprak düşer gibi sessiz ve yavaşça,
Hayatımın baharından eser bir rüzgar, ah.
Gözlerim uzaklarda, bir yıldız arar gibi,
Mülteci ruhumun vatanıydın sen,
Kayıp cümlelerimin tamamlayıcısı.
Her gece de seni arar bulurum,
Sözcüklerde sığınak, anlamda sırdaşım.
Göç yollarında yitirdim benliğimi,
Bir serçe yüreğiyle tedirgin ürkek,
Gökyüzünde kanat çırpar, hafif ve ince.
Rüzgarın kucağında, özgürlüğün sırrı,
Gözlerinde saklı, sevdanın en güzel cümlesi.
Dalın ucunda durur, titrek bir şarkı söyler, Sessizliğin içinde, umutla dolu bir nağme.
Gecenin koyu perdesinde,
Yıldızlar fısıldar özlem şarkısını.
Yakamoz denizle buluşur usulca,
Kumsalda yürür iki gönül el ele.
Gökyüzüne bakar gözler dolu dolu,
Her yıldızda bir umut, bir kavuşma hülyası.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!