avcı epeyli bi zamandır
eli boş döner olmuş avdan
çoluk-çocuğun nafakasını
barıda, saşmaya döktüğüne pişman
av yarenliği edilirken, utanır olmuş
artık ne avlı hülya kurabiliyormuş
ne de eller gibi palavra atıp
tutabiliyormuş
“-Hallirbem gene bi ğün Kocadağa
ava geder
dolma çifteyi omzuna asıp
ne bir tavşan izine rastlar
ne bir keklik sesine
havsizden
bi çilkeklik sürüsü gakınca barabar
ne zaman besmele çekecek
nerde “göz, gez, arpacık” de(ye) cek,
seninki horuzu galdırıp,
dipçiği omzuna dayamadan tetiğe basıp
ardı ardına keklik sürüsünü darar
içinden “-hinci şeytanın bacağını gırdık” demiş
“-kaş zamandır avım dutulduydu hemide
ne gadar okutduysam da bi şiy vuramayodum”
palaskadan iki çilkeklik salladırayın şöyle” demiş
emme gene de netce mafiş
bi elinde çifte
yüzünü dönmüş gövyüzüne
“-hey gök dinine yandımın,
biçcik bari yere düşse nolurdu
dönmüş köye yüzünkuyu
köye aşşa gelip-gelikene
bi baksaykına iki davşan oynaşıp duru
bunun farkında bile değillerimiş
emme gene de atmış bu kendini sipere
davşannar kendi dertlerindelerimiş
kendini tekral pusuya atmış
bi yandan da davşannarı
kaybetmeyen diye
yatdığı yerden tığlarımış
vurmaya gaksa dolma tüfek boş
çifteye yattığı yerden barıt,
arkasından paçavra depmiş
saçma doldurmuş
paçavra depmiş tekralından
gapsini yerleşdirmiş
bakmış davşanlara -o değilden -
hâlâ oynaşıyollar
bunu ırgaladıkları bile yok
davşanın birini gözüne kesdirmiş,
tam tüfeği yüzüne dutacak
aklına gelmiş
“-len şinci ben vursam
bunnarın birini vururun
heş değil biri gaçarsa ötekini,
belki de ikisinide vurun
en eyisimi ben dolma çiftenin
iki gözünü de doldurayın demiş
gözleri davşannarda
elleri gargıda
barıt, paçavra,
saşma
gıynaşmadan depmiş
öteki gözünü de doldurmuş yattığı yerden
davşannara yaklaşabildiği gadar
yaklaşmış Hallirbem
bakmış davşanlar hâlâ oynaşıp,
galgışıp durular
pusuya yattığı yerden nişan almış birine,
usulcukdan horuzu galdırmış
tetiğe dokanmasıynan birlikte
ne olduğunu anlayamamış
kendine geldiğinde;
yüzü gözü kançanağı
haralda .mına godumun döyüsünün biri
oradan bi kayrak daş
vurdu suratıma” deye
etrafına bakınmış
bi yandan da
çevresiynen yüzünü sarmalamış
bi baksaykı çiftenin dipçiği gırılmış
sağ namlısı patlamış dağılmış
“ülen desene” demiş kendi kendine
biz çiftenin bi gözünü iki kere doldurduk,
verilmiş sadakamız varımış valla
tüfek palamparça,
namlı yırtıldığına ğöre
bizim surat valla darmada(ğa) n olurdu
ya Rabbim şükür emrine
deben düş yüzünü dutalak, gakmış ordan,
avlanmanın ırızık olmadığını idirak etmiş
kan akıtmanın, mahlukatın canına kıymanın
heş eyi olmadığını
dinimizce de caiz olmadığına
ganaat getirmiş
“-bu işin ne kitapta,
ne sünnet de yeri yok” demiş
oynaşıp duran hayvana ataş ettiğinden pişman
keklik sürüsüne tüfek sıktığına bin pişman
asıl da asıl “besmele çekmediğine”
tövbe istiğfar etmiş
vurmaya galktığım mahlukatın da yavrıları
ayilesi, anası-bobası vardır
deyelekden gelmiş aklına
“-Allah çoluk-çocuğuma nasip etmesin” avı
derde derman uçu filen vurmayacan deye
yemin-billah etmiş
nakısına olcak ya
iki garağöz keklik yayılıp duruymuş
“Cenab Allah beni sınayo” demiş
içinden “-töbe estağfirillah töbe”
deyelek görmezden gelmeğ isdemiş
emme, yan gözü de tüfeen sol namlısına getmiş
gaşla göz arasında barıdı saşmayı depmiş
“-nasolsa yeminimi duyan bile olmadı
avdan vazgeçermiyin len” deye
.mına gorun tüfeenin bobamdan mı galdı
bi ta alırın, hemide gavır malı
doğrulduvumuş kekliklere
yolda gelikene
gonuşurumuş hemi kendi kendine
hemide gülerimiş, hu ettiklerimi biri görse
gonuşduklarımı duysa diye
“-cık! cık! cık”
“-valla kendi anladıvıdı
bilmen yalan, bilmen essah
bilisiniz avcı yarenniğinin
yalanı bol olu”
“-ıccığı bile olsa doğrudur
canım
değilise
niye töbe istiğfar etsin”
Kayıt Tarihi : 11.12.2006 08:45:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
O yıllarda, ilginç gelebilecek şey, bir de kar kaplamışsa köyün her bir yanını, elbette av yarenliği, Halil İbrahim kim mi.. Bir avcı.. Devriş, Çil Mevlüt, Adilin Arif, Küçük Bolat ve Hacıbeyin Murat'tan önce...
![İbrahim Çelikli](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/12/11/halil-ibrahim-2.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!