Arz’dan arş’a dualar yükselir
Arş’tan arz’a mağfiret iner
Affedince Yaradan
Kanayan yaram diner
25.11.2003 Sarıgümüş, Bingöl
Yollar...
Kaf dağının ardından fısıldayan rüzgarlar bilirim,
Yollar bilirim uzadıkça uzayan,
Varıldıkça uzayan,
Uzadıkça varılan.
Yollar bilirim üzerinden hikayeler dizilen,
'Zaman durdu' derler ya
Eminim babanın bebeğini beklediği andır.
Yıl 2005 aylardan Mayıs bekledim ne zamandır
Ne geçer dakikalar, ne de gelir müjdeli haber
Emanettir o bize dünyanınsa süsüdür,
Pür neşelidir baba On'u yirmi geçince saat...
Devri kadar deli olmak...
Anlaşılmayacak kadar gizemli,
Doğa kadar saf,
Yağmur kadar berrak,
Kıtmir kadar vefalı,
Güneş gibi sıcak...
Bundandır affetme merakımız...
Affa mazhar olalım diye,
Bütün dua ve niyazımız...
(17.09.2002 Seyhan/Adana)
Bir sorum var,
Ruhunu yosun sarmış bir taşa.
Katılaşmış cesedinle
Ne verdin ki
Ölesiye seni sarmış bu yosun
Ben pamuk gönlümü
Bu kaçıncı bahar gördüm tarumar,
Kimisine her gün gülen bu güneş,
Bize uğramaz, bilmez, bize yabancıya eş
Yine geldi geçer, kadrini bilemediğim yeşil bu bahar.
Bu kaçıncı bahar gördüm tarumar.
Ne zaman görse gözüm bir gülü,
Senden mi diye bir merak sarar.
Hüzün, hüzün bakar ve
Benim gönlüm nazenin bir eş arar.
neden.
bilmem nedendir bendeki bu memleket sevdası......
bilmem neden doldu gözlerim,
içimden ta derindeki inlemem neden,
Allah’ım ayağımı kaydırma yolundan
Lutfet tutuver kolumdan
Bana yaklaşan sağımdan ya solumdan
Üfleyiver Allah’ım şerirleri alıver yolumdan
07.09.2003 Gaziantep
hayat yinelenmiş bir geçmiş harcanmış eskitilmiş bir zamandır