alev, bakır çalığı, buğday başağı
boz, krem, kemik, bej, ten rengi, süt yanığı
limon rengi, eşek sidiği, altın sarısı
toprak, devetüyü, taba, kahverengi
koyun yünü, süt beyazı, süt yanığı, kar beyazı, kirli
tirşe, çivit, turkuaz, kül, gökmavi, kurşun, cam göbeği,
haki, zeytuni, petrol, çağla, küf, zümrüt, çimen yeşili
turuncu, yavruağzı, kavuniçi, nar çiçeği
bakır, vişne çürüğü, al kırmızı, kiremit rengi
lacivert, parlament, eflatun, lila, afyon moru
soluk, cartlak, gülpembe, çingene, gül kurusu
yolluk, seccade, taban halı
makası-kırpığı, bıçağı, yumağı
eğri demiri, doğru demiri
maşası, mengenesi, tezgahı,
direzisi, çözgüsü,
modelin dönmelisi, kıyısı
kıyının küçüğü, büyüğü
cansız, pastel renkli “saat kapağı”
çiçek açar zeminde narçiçeği
lacivert “köşegöbek” halıların şahı
özene bezene dokur,
bu kızların anası
ısdarda kilim,
heybe,
çul,
çuval,
yastığı
kızının gelin arabasına atbaşı bağlar
eller düğün eder,
kızı gelin olur, anası ağlar,
“gesi bağlarında dolanıyorum
yitirdim yarimi aman aranıyorum
bir çift selamına güveniyorum
gel otur yanıma hallarımı söyleyim
derdimden anlamaz ben o yari neyleyim
gesi bağlarında üç top gülüm var
hey allahtan korkmaz sana bana ölüm var
ölüm varsa bu dünyada zulüm var
atma garip anam beni dağlar ardına,
kimseler yanmasın anam yansın derdime”
imrenirdi gelinlik kızlar,
konu komşu...
ne güzel düğünler olurdu
gelinler mutlu,
kızlar umut doluydu
düğünler....
,
düğün gibi olurdu....
tüfek atılır,
-bayrak kalkar-dı
davul-zurna çalardı
katılırdı herkes,
herkes düğüne okunurdu
düğünler hepimizin,
hepimiz için düğün olurdu....
yıllarca dünürcü beklediler
sevdiklerinden,
kendilerine de yapılsın gelinbaşı dilediler
yoldan her geçen
ya sevdiği olsun
ya da haber getirsin sevdiğinden
duaları kabul olup,
sevdiğini görenler
bakamadılar,
kaçıp saklandılar
sevdiği sağ ya,
gerisi sağlık olsun..
“yücedağ başında yağan kar idim•
yağdı yağmur, güneş doğdu eridim
evel yarin sevdiceği ben idim
şimdi uzaklardan bakan ben oldum”
“-sonra eller ne der” diye düşündüler
filancanın kendisine meyil verip, sevdiğini
başkalarından öğrendiler
çokları kendine dünürcü gelindiğini
“-hayırlı olsun” dan sonra öğrendiler
“-indim havız başına
bir yar çıktı karşıma
zevda nedir bilmezdim
o da geldi başıma
gelemen ben,
gidemen ben
her gözele meyil, veremen ben
aş golların
sar boynuma
üşüdüm, üşüdüm
saraman ben”
Kayıt Tarihi : 3.9.2007 11:26:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
ilmek ilmek nakışı aktarırlar modelden tezgaha da kendi kaderlerini......................
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!