Ben neyim ki
Ahvali duruma diyeyim
Dağ başlarında yol yol kuzular
Neşeyi söylemce sporlarıyla
Yetmiş sene öncesinin raporlarıyla
Gerksiz kılınıpta berdevamla; hayal perdesi bölümler
Dört kez aynı yerde, aynı kez baskın yemişle ölümler
Bahtım mı kara, kara olan mı, bahtım?
Nedendir tutmuyor siz gibi hiç ahtım?
Ne yazar kralsa da, kıç üstü oturulur tahtım!
Ey kuzum, kuzum; cana can kuzum
İradı us mu olurmuş, belli söze söz eklemeyle?
Aynı şeyi yapıp farklı sonucunu beklemeyle
Adına ihmal diyorlar, akıl da etmeyip konuşulmayana
Tedbirleri ortaya koydurup, soruşulmayana
Sakata gelmiş azgın yarelerim
Bir tabibi elle denetlenmez, harekete geçilipte
Güzel şeyler olacak denen muştular sönmeden daha
Misliyle öcü alınacak diyen öfkeye
Büyük konuştu diyorlar
Ne mezara girdim ki diriyim
Ne hayat buldum ki ölüyüm
Yok, böyle bir olguyu mücessema
Gözlerde merak, sosyalde bir tema
Şemalın açmaz
Rengin kaçmaz
Yüzüne baksam, keyfim saçmaz
Akmadım, memleket gibi
Dere boyu saz
Kıyametlerimle yaz
Bedeni doymalarım vardı
Ya aklımsa, aç
Yoksunluğumsa
Bilmeye ve özgecil olmaya muhtaç
Ne gönlüm, bildim
Ne asi gönlüm divane
Ne halk idim, ne halk alkışladı
Rüyaları süslerinden
Memleket sanatçısı olurla
Girmedim ki
Birinden çıkıp birine
Koyun diye civane
Memleketin aksamasına göre ekli din
Şekli şemaili iman
Akıldan, bilimden gayrı
Herkesin sığınacağı bir liman
Altmış yedi bin okul
Bin iki yüz yirmi hastane
Seksen beş bin cami
Sekiz bakanlık harcaması
Tek bir dinayet bütçesi
Bin dört yüz otuz beş kütüphane
Üç bin sekiz yüz elli iki kuran kursu
Promosyondu yanında da
Yemesi, içmesi, yatması; terbiye için bursu
Yetmiş yedi bin doktor
Doksan bin imam
Bu mu çağdaşlıktaki ruhsarı simam?
Bunlarla çarpmıyorsa dimam
Hali icabıyla ortadadır simam
Bir, beş, on sekiz, otuz sekizle sayı
Resim, heykel vs. güzel sanat olacağa dek
Lakin otuz beş bin cami yapımıyla dernek
Çok kör bir örnek
Yoktu toplumun ışığa rağbette damarı
Akıla, akıl ederden bir ışık şamarı
Buydu kula kulluğun, bizleri de yamarı
Borçsun boynuma ve lakin
Olmadın hiç kan akar damarla
Sevince haleden bir ettin
Özgürlük gelmişti koynuma!
Hayallerim; dolaşırsın memleketi dağ bayır
Derten uzak, dermandan tuzak ve sayır
Karşılıklı dengeler ve çıkarlar gözetilirken
Büyük olmaya yanarla tutuşurum, dince bir olanı kayır!
Od düşer dağım, memleketi ateşleyenim ben; cayır cayır!
Ne kusuru kör koydum
Ne de bakarı temiz
Gerdek gelse, kıyan gider neşemiz
27.09.2011
Sayır: Konu olandan başka. Konu olanın dışında olan. Akla gelebilecek. Kimi kez o cümleye, söz konusuna bahiste ilişkinlik dışı olanı da, ilişkin kılmış olmanın pekinliğini söyler. Bile dışında olan başka yerler anlamı verir. Sayır yerler dolaşmak. Sayır yaban ellerde gezmek.
Örneğin; bilinen otlakta hayvan otlatırken, kaybolan hayvan için arandıktan sonra; “sayır yerlere baktım” (otlak alanı dışında olan, akla gelebilecek başka (sayır) yerlere de baktım) yok.
Bayram KayaKayıt Tarihi : 16.11.2011 19:06:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!