Hala Çocuksun sen. Şiiri - Hadi Kuranlıoğlu

Hadi Kuranlıoğlu
102

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

Hala Çocuksun sen.

Kırmızıyı seversin, bir de maviyi..
Babanın bakışlarına yerleşir vakur şefkat, ortanca çiçeğinin affediciliğiyle yıkanır her gün giydiği gömleği.
Nadir güler annen, gül kokar çiçekli elbisesi.
Işık, ilk senin yüzüne damlar, sanki ruhundan sıyrılır karanlığın o ince perdesi.
Anlamını bulmaya çalışan düşüncelerin, derme çatma bir evin mağrur duvarlarından yankılanır, kulağına çalınır zavallı bir aşığın “Ah Tamara” diye inleyen sesi..

Her sabah pencerene konar Kardinal kuşu, bakar sana ağlar gibi, ince bir sızıdır eşsiz nağmesi.
Bilmek istersin, neden ağıtlara eşlik eder bu eski evin, sarmaşıkları kucaklayan tarih kokan penceresi..
Hala çocuksun, kırmızıyı, maviyi, annenin elbisesini, babanın gömleğini alıp bir sabah düşersin Kardinal kuşunun peşine, nefesinde Tamara’nın boğulurken aldığı son nefesi..
“Ateşin kahinleri” rehberlik eder sana, kırmızıyı verirsin onlara boyasınlar diye kan taşlarını, maviyi ister “gökyüzü okuyucuları” parlatsınlar diye gökteki yıldızları, gülümser sana “taşlaşan savaşçılar” ve Tuşpa’nın göle eşlik eden o muazzam kalesi..

“Munuza” dalgalı saçları, kara kaşları, kara gözleri ve mahzun bakışlarıyla diz çöker kalenin gölgesinde, henüz on sekizinde, yüzünden okunur endişesi.
“Kırmızı dağ kartalları” süzülür gökten, kanatlarında Haldi’nin “aşka aldanan, engin bir mavilikte boğulmaya mahkumdur” fermanı.
Anlar Munuza yazılanı, kendi yazgısıdır yazılan, anlar ve ağlar; ona eşlik eder Tamara’nın ölümcül çilesi..
Anlar, ağlar… ağlar, anlar.. yedi düvelden duyulur ahı, yeraltından ses verir ahına Haldi’nin rahibi, elinde gölün altından adaya varan menfezlerin haritası..
Hala çocuksun, varıp Munuza’nın yamacına, ellerinle okşarsın başını, babanın gömleğini giydirirsin ona, sizi bekler yeraltında “sessizlik mağarası..”

Yeraltı bir düş kadar karanlık, düşler bir hakikat kadar aydınlık. Urartu’nun kutsal bayramında, yeraltı tapınaklarında, gölgelerle dans eder ruhlar, duvarlar boydan boya “gölgeler şöleni”.
Çocuksun bilmezsin kibir nedir, benlik nedir, “ben” nedir, toprağın derininde saklı sırların anahtarı boynunda, açılır boydan boya sessizlik mağarasının kapısı.
Gün ışığı saçlarıyla, gök mavisi gözleriyle, kalbini parçalayan bir aşkın sancısıyla, el sallar Munuza’nın on altı yaşındaki sevdası..
Bir ışığın gölgesi, bir alevin izi, yakar iki genç aşığı..
Davulsuz, zurnasız, telsiz, duvaksız, sözsüz, sazsız, kimsesiz, şahitsiz bir düğün..
Tamara’nın çiçekli gelinliği olur annenin elbisesi.
Kıyılır nikahları asırlar evvelinden, mana aleminde kutsanır günahsız bir aşkın ilk ve son buluşması..

Adadaki kaleden kıyıya düşer, aşka düşman bir adamın kahreden yansıması.
Duyulur gecenin sessizliğini yırtan ölüm tamtamları ve savaş narası..
Bir ok deler Kardinal kuşunun kalbini, kanlar içinde yığılır yere..
Munuza, dalar karanlığın bağrındaki mavisiz kalan göle.
Tamara ürkerek kalbini alır eline, fener gibi yansır ışığı dalgalara, yol göstermek ister sevdiğine.
Her bir ışık bir alevin izi, her bir kulaç bir ölümün gizi..
Tamara’nın kalbini parçalar kaleden inen adam, elinde paslı bir hançer..
Kaybolur ışığı Munuza’nın, karanlık dalgalar bağrına bağrına hücum eder..
Kaleyi, gölü, kıyıları, yeraltını, asırları sarar Munuza’nın çığlıkları; son seslenişi “ah Tamara, ah Tamara, ah Tamara” olur ve on sekizlik bir beden, ışıksız kalan bir aşkın gözleri önünde boğulur..

Gökleri yeri, dağları denizleri ateşe veren son/suz feryadla nasıl baş etsin Tamara..?
Yolar sarı saçlarını, bin parçaya böler gelinliğini, yitirir aklını, koşar koşar koşar soluksuz, ışıksız, fenersiz, dalar kara kaşlı, kara gözlü sevdasının mezarına..
Bırakır kendini dalgalara, suya feda eder son nefesini, uzanır gibi sevdiğinin kollarına.

Sen hala çocuksun..
Dönemesen de bir daha evine; kırmızıyı, maviyi, annenin gül kokan elbisesini, babanın gömleğinin ortanca çiçeği mavisini, Akdamar adasının efsanesini, Kardinal kuşunun sesini
hala çok seviyorsun..

Hadi Kuranlıoğlu
Kayıt Tarihi : 20.11.2024 12:06:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!