Buyrun duyamadım...
kimi aramıştınız ki siz,
uzun boylu uzun saçlı öyle mi...
birazda kumral?
Tamam tamam hatırladım şimdi.
Eski sevgilisi misiniz?
Bizim berduşu soruyorsun sen bana.
Yoksa onu bu hale getiren...
Neden utandın şimdi demek ki sendin o vefasız...
Demek ki bu kadar çok sen üzmüştün onu hayatında...
Biz çok takılırdık ona,
Haliyle dalga geçerdik ama o gerçekten sevdi seni be arkadaş...
Bize de hiç aldırış etmezdi,
suskunluğu hepimize verdiği en ağır cevabı oldu hep.
Kendi halinde takılırdı buralarda.
Ha bide arada bir cebinde taşıdığı saati çıkarırdı...
Birisinden duyduk bizde sevdiğinden hatıraymış ona
Senden yani...
Hiç anlam veremedik yaşayış tarzına
ama..
O her haliyle anlatırdı kendini arkadaş
Yola bakardı hep belki gelir beni görmeye diye...
Bizde bilmiyoruz tam olarak,
ondan bundan duyduk işte...
Yani anlıycan çok dertliydi bizimki,
biliyor musun sormazdık hiç derdini...
Kimseye de anlatmazdı içinden yaşardı hayatı...
Pardon ben sizin sorunuzu unuttum,
nerde olduğunu sormuştunuz dimi...
Çevir kafanı bak karşı tarafta,
kapıdan girince hemen sağda...
Adını görürsün zaten mezar taşında,
bilemem ama görünce belki sevinir seni...
Ha bir de mezar taşına söz yazdırmış, ölmeden önceki tek vasiyeti...
“hȃ lȃ bekliyorum seni...”
Kayıt Tarihi : 22.11.2012 18:52:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!