yamalı önlüğümün cebinde
boşluğa düşüyordu cismim
cevap bulamayan sorular
beşik sallıyordu geleceğe
dedemin ak sakalından
öğütler düşerdi ninemin diline
yaban ellerden sakınırcasına
kangren entarisi ile örter
usulca saçlarımı okşardı elleri
gözleri hep uzaklara dalar
mülteci gençliğini sıralardı ayaklarımın dibine
bense yol alırdım zaman kıskacında
bazen çıkmazdı aradığım
keskin virajlarda kazalar
içten ağır yaralıydı mazi
ceplerimde parçalanmış bilyelerle
topaç salladım dünyanın çarkına
boncuk boncuk olmuş yaşlarda
tespih tanesi niyetine gemilr batırdim
kulaçsız yüzmek isteyen bir niyetle
lakin çare değildim ölüme
anlayamadım bir türlü ninemi
bilmeden, istemeden üzdüm belkide
fakat yinede o haksızdı
bir sabah vakti
beni dünyada yalnız bırakmaktan
ufacık ellerimi yanına gömdüğümden beri
artık ne söylesem ne desem nafile olur
o gün bu gündür
eskisi gibi değil hiçbirşey
sağanaklar çiseledi başımda
eski çocuklar çocuk sahibi
yeni güzel oyuncaklar neşroldu
dedem pişman olacak ki
boşluğunu suskunluğuyla dolduruyor
bense bildiğin gibiyim
sana sitemkar olsamda
hala kınalı kuzucuğunum
birazda buzdağları oluştu bağrımda
haykıramıyorum çığlıklarla sevincimi
notasız şarkılarda hüznün, seni arıyorum
yıllar yılıdır dolmuyor yerin dağlar kızı reyhan
Kayıt Tarihi : 1.5.2003 20:53:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!