Hakkı Baba
kuşların selamını getirdim sana
gözleri ıslak eylül’ü anımsatıyordu
hepside yemin etmişler
şafak sökünce konacaklar
sabah rızkını almak için ocağına
başka iyi haber sorarsan kalmamış Hakkı Baba
yıldızlarda çıt yok
mevsimlerde aşkı çağrıştırmıyor
tüm hasretler
kelepçe izi misali fişlenmiş kolumuza
her yanımız sorgucu
her yanımız palavra
bir ağız kokusu ki sorma!
taş attığımız kıyılarda
kayıp şehir gibi umutlarımız
gezinir sokakların en tenhasında
hamdık
olmamıştık daha dalımızda
bu yalancı düzen talan etmişti ömrümüzü
ne yana baksak
tüm adilikler tokat gibi suratımızda..
şarkılarda tetiklerken son kurşunu
sarılacak can bırakmadık gözü yaşlı analara
bir isyan ki
gece olsunda çıldırmasın
annem nerde Hakkı Baba?
annem nerede?
ya evimiz altında top koşturan çocuklar
incir mevsimi dallarda çırpınan küçük gövdemiz
çocukluğumuz nerde Hakkı Baba?
yol göründü artık
ya karanlık bastırınca
ya tanyeli ağırınca
hiçbir yaşam belirtisi dükülmeden sokaklara
o pis nefesler karışmadan mavi dünyama
çekilmeliyim kıyılardan
sen kal sağlıcakla...
Kayıt Tarihi : 10.8.2006 13:30:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
köşe yazarı Hakkı Yalçın'ın bir yazısında küçüklüğünde yaptığı bi hatadan dolayı kuşların ona küstüğünü demişti.ve o kadar üzülmüştiki kuşlar dönmüyordu artık penceresine.. bende çok etkilenmiştim. ve bu şiiri yazdım
Selamlar.
TÜM YORUMLAR (1)