HAKKARİ ARKADAŞLIĞI
İnsanlar arasındaki sevgi ve arkadaşlık bağları,birbirinden ayrıldıktan sonra genellikle zayıflayıp kopmaya mahkum olur.Ya da biz insanlar öyle hisseder,öyle düşünürüz ve düşüncelerimizi türkülere,şiirlere yansıtırız.Bakarsınız bir atasözü olarak çıkar karşımıza: “Gözden ırak olan,gönülden de ırak olur “ diye.Iraklıkla dostluğun, arkadaşlığın biteceğin ifade eder.Büyük halk ozanı Karacaoğlan, “Yiğit sevdiğinden soğur,sorulmayı sorulmayı” beyiti ile sevgi ve arkadaşlık bağlarının ilerleyen yıllar içinde sönüp,yok olup gideceğin üzülerek,yüreği burkularak ifade etmiyor mu?
Dostluk ve arkadaşlık; bu kavramları ilk defa bilmem kaçıncı defa dinlediğim, büyüklerimin askerlik hatıralarını dinlerken duymuştum.Askerlik arkadaşlığının bir başka olduğunu söylerlerdi... Elbette asker arkadaşlığı bir başkadır.Onlar bir de “Hakkari arkadaşlığı” kavramını bilselerdi,bilmem nasıl anlatırlardı bu arkadaşlığı,bizim aldığımız hazzın kaç katını alırlardı...
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
yüregin dert görmesin tebrikler
Arkadaşlık kavramı gerçekten çok önem arzeden,sosyal yaşantının en anlamlı yanı.Bu güzelliğin farkında olan bir insan olduğunuzun belgesini koymuşsunuz.En güzel arkadaşlıkları yaşamanız dileğiyle...
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta