Hakkın yolunu unuttuk unutalı,
Yüzlerde bir tebessüm eksik.
Bir yan hep yaralı,bir yan hep durmaksızın acıyor.
Boşluk sarıp sarmalamış,
Kaybolmuşuz içinde de farkında değiliz.
Hakk çağırmış huzuruna biz derin hülyalarda.
Gafletin şarabı içilmiş,
Mühürlenmiş kulaklar duymamak,
Şeritlenmiş gözler görmemek,
Lal olmuş diller onu söylememek için.
İçimizde yaşarken nasıl yok sayarız seni bilinmez
İnsanoğlu bu Rabb ne söylesen de kafi etmez!
Ah bir bilse seni yok saymak,
Kendi yokluğuna kanaatten öte değil.
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman