Çok eski zamanlarda, hem uzak diyarlarda,
Tecrübeli bir seyyah, ömrü geçmiş yollarda,
Yolculuk etmiş yine, uğramıştı bu yere,
Selam ile yaklaşmış, panayırda bir ere,
Samimi hava ile, ikisi anlaşmıştı,
Her zaman yanımızda olacak kadının
her yerde yanında olmaya ant içtiğimiz
üç ayaklı dünya adaletiydi sevdamız;
sen,
ben,
gölgen-gölgem..
Devamını Oku
her yerde yanında olmaya ant içtiğimiz
üç ayaklı dünya adaletiydi sevdamız;
sen,
ben,
gölgen-gölgem..
Bedri bey.....Güzel bir öykü ve çıkarılması gereken çok büyük bir ders.....Böyle sultanlara bu devirde çok ihtiyac olsa gerek....saygıyla
Tıpkı eski çağlardaki bir massal gibi
yüreğine sağlık
Sevgi saygılar
kissadan hisse alinacak harika bir siirdi tebrikler saygilarimla baki, selamlar
Güzel bir çalışma kutlarım sizi ve kaleminizi saygıyla
Tarihte yaşanmış bu olayı daha evvel biliyordum. Kendi nesline ihanet edenin idamının şart olduğunu vurgulayan güzel bir meseldir. Şiirleştirmeniz mükemmel olmuş. Bir olayı şiir diliyle anlatmak gerçekten zordur. Ancak sizin gibi usta bir kalem rahatlıkla üstesinden gelmiş. Tam puanımla sayfama taşıyorum değerli Üstadım..... Kutlarım.
suç cezasız kalmasın ,bu millet görmelidir..adalet insanlığı ayakta tutan ,toplumları yaşatan o sihirli ve eşit ..güç..işlemediğinde çadırdayan toplum..yüreğinize sağlık çok güzel anlatım,kıssadan hisse,başarılarınızın devamı dileğimle, Sayın Adaklı+10
Güzel ve anlamlı şiirdi üstadım.Vermek istediğiniz mesajı çok güzel vermişsiniz.sizi ve dizelerinizi kutluyorum.ikinci yorumumuda mesaj olarak yollıyacağım
selam ve dualarımla
Ders alınması gereken bu müstesna şiirin şairini tebrik ediyorum. İbaresi, ifadesi ve tekniğiyle harika bir şiir veeeeeeeeeee 100 puan.Hürmetler.
Güzel bir kıssa idi.Severek okudum.Emeğinize ve yüreğinize sağlık.Benzer şekilde ben de manzum kıssalar yazmıştım.Sizinle paylaşmak istedim.Kaleminizi ve emeğinizi kutluyorum.Tam puan ve saygılarımla...........halilşakir
Behlüldane İle Harun-ür Reşit
Bağdat' ta bir hükümdar, büyük Harun-ür Reşit
Hak yolundan hiç çıkmaz, her dem herkese eşit.
Adli ilahi onun vazgeçilmez düsturu
Hazinesi dopdolu, sanılmasın kupkuru.
Hak yolunun eridir, ermişe değer verir
Behlüldane hazretin kıssalarıyla erir...
Çağırır otağına, hasbihal etmek için
Vezirleri yol verir; 'Üstadım buyrun geçin.'
Hünkâr karşılar piri, oturtur baş köşeye
Hazret bakar da sorar, masadaki şişeye.
'Nedir Harun-ür Reşit, şişedeki bu mayi?
Sarfedermisin yoksa, şişelerle mesai? '
Hünkâr biraz hiddetle; 'Camdaki sudur hazret,
İçkiye el sürmeyiz, sürenlere nezaret! ..'
Behlüldane merakla; 'Affet beni hünkârım,
İçtiğin su da olsa, bir soruda kararım:
Diyeceğim; bu suyu her daim bulur musun?
Suyu olan vermez se, sen susuz kalır mısın? '
Hünkâr der; 'boş söylersin, ondan kolay ne var ki?
Su, her nerde var ise, hem, kim karşı koyar ki? '
Hazinem dolu altın, kim itiraz edecek! ..
Parayla da vermeyenin, tiz kellesi gidecek...
Okum var, kılıcım var, cengâver neferlerim,
Bir kere de olsun be, su için seferlerim!
Ben büyük bir hünkârım, su bulmak nedir bana?
Bu muydu ki merakın, söyle, ne dersin buna? ..'
Hünkâr sordu soruyu, cevap ermişe düşer
Veremez se cevabı ermişin karnı şişer.
'Cevabım şudur şâhım; Suya kavuşman kesin,
Zaten belli oluyor, pek gür çıkıyor sesin.
Bulduğun bu suları, şüphem yok içeceksin..
Kısa bir süre sonra dışarı dökeceksin.
Söylemek istediğim, su içince nolacak?
Biraz terin akacak, biraz idrar olacak...
Gücün var mı hünkârım, tere mâni olmaya?
İdrarın çıkmasına bir kaç çare bulmaya...'
Hünkâr yine hiddetle; Kafamı karıştırdın,
Bu defa hünkârını köşeye sıkıştırdın! ...
Yaradanın işine gücüm yeter mi benim?
Muktedirim dedim se, buna âciz bedenim!
Sen ki, ey Behlüldane, beni iyi tanırsın,
Birazcık insaflı ol, sen beni ne sanırsın? ..
Behlüldane dersini verir ince zihniyle
Der ki büyük hünkâra, yaradanın izniyle:
'Hakkından gelemezsin bir maşrapa idrarın,
Neye yarar ki senin, övdüğün iktidarın? ...
Antalya-2002
Halil Şakir Taşçıoğlu
Bu şiir ile ilgili 39 tane yorum bulunmakta