Kürtçe şiirler yazıyorsam eğer
Anadilim olan kendi dilimden
Eğer bu yüzden suçlanıyorsam
Bana lisan verenin suçu yokmu?
Beni alın götürün mahkemeye
Gereğini düşünsün hakim bey
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Keskin ve sorgulayıcı sorunsallar şiirde yoğunlaştırılmış.
Türkiye mozayiği ses'iyle,dil'iyle,yaşam biçimleriyle,kültürleriyle bütüncül yapısını korurken ,özgürleşme istenci de dikate alınmalıdır.
Şiirdeki söylemi kendi olgunluğu içinde değerlendiriyorum.
Kutlarım.
Mehmet bey çok güzel şiirler yazıyorsunuz.
bende lazca bilsem yazacamda bilmiyorum. tebrikler.
Yüreginize saglik Mehmet Abi. Kaleminiz daim olsun.
Saygilarimla
Bildiğim kadarı ile artık böyle bir yasak yok.. Dilediğiniz kadar yazabilirsiniz..
Ne düşünce ne dile hiç bir yasak olmamalıdır sevgi ile çarpan yüreklere. Tebrikler sayın Çobanoğlu.Selam ile.
Herkes istediği dili konuşsun.Yasaklayanları yasaklıyorum.saygılarımla şairim.
herkesin anadilinde şiirler yazması,
düşüncelerini daha iyi ifade edebilmesi açısından
tabii ki daha iyidir ve bunu için suçlanmaması gerekir.
herkes kürtçe bilmiyor ya da herkes ingilizce bilmiyor ya da almanca..
düşüncelerde evrenselliği yakalayabilmek,paylaşabilmek için her dilde çeviri yapılması gerek o zaman.
ben, şahsen kürtçe şiir yazacaksanız eğer sizi okuyabilmek için çeviri de yapmanızı rica edeceğim.
ve sizi anladığımıda içtenlikle ifade etmeliyim.
tebrikler ve selamlar.
Kaleminize sağlık.
Kutlarım
ÜSTADIM SANIRIM SİZ GEÇMİŞ YILLARA HİTABEN YAZMIŞSINIZ BU GÜZEL ŞİİRİNİZİ...
Haksızlığa tepki adına yazılmış güzel bir şiirdi..
Kutlarım....Tam puanımla...(+) ant...
Saygı ve selamlarımla...
HÜSEYİN ÇUBUK
Ben o gün suçumu itiraf ettim
Yalvarmadım,hakime sordum
Eğer suçum benim lisanim ise?
Kalemi kır ey hakim bey.dedim
Kimse ama kimse konuştuğu dil,inandığı inanç,ten rngi,etnik köken,cinsiyet tercihi nedeniyle kaleminin kırılmasını hak etmiyor.zaten kimsede saydığım nedenlerle kalem kırma hakkına sahip değil yada olmamalı.Kimse dünyaya kendi isteği ile gelmiyor.gelenlerde anne babasını,doğduğu coğrafyayaı,ırkını,dilini,dinini yada cinsiyetini belirleme hakkına sahip olarak doğmuyor.Her kes başkasının farklılığına saygılı olmak zorundadaır.zenginlik ve güzellik olarak kabul etmelidir diye düşünüyorum. kocaman bir tam puanla tebrik ediyor şev baş diyorum.sılavu rez
Bu şiir ile ilgili 43 tane yorum bulunmakta