Çağlayarak akan felsefi akımlarda aradım
Filozofların bitmek bilmez çilesini anladım
Aklın çıkmaz sokaklarında baş başa kalakaldım
Sanatı titizlikle geçmiş zamanlardan kazıdım
Meşhur olmuş epeyce şair yazar ressam tanıdım
Duyguların coşup çağlayan sellerine kapıldım
Aramakla bulunmaz bulanlar hep arayanlarmış
Aklın ve duyguların kaynağını gönülde buldum
İnsanlık yolunda reşitler saflarına katıldım
İnsan arayıştır değeri neyi aradığına bağlıdır
Şaban Kalyoncu İskeçeviKayıt Tarihi : 8.2.2016 15:49:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Şaban Kalyoncu İskeçevi](https://www.antoloji.com/i/siir/2016/02/08/hakikati-arayis.jpg)
Arife tarif gerekmez...
Teşekkür eder, sağlık ve esenlik içinde bir ömür dilerim.
Yolun sonu önce yokluk, sonra ebedi Varlık.
Fenafillah, Bekabillah
Teşekkürler...
Bu kıyaslamaların ardından Mevlana’nın anlayışıyla bir diğer benzer anlayışın kıyaslamasına değinmeliyiz: Panenteizm. Kamutanrıcılık veya tüm tanrıcılık da diyebileceğimiz .Panenteizm en genel ifadesiyle her şeyi tanrı olarak görme fikrini esas alır. Ve Panenteizm’in daha tanım cümlesinde Mevlana’nın tanrıyı bir etme ve her şeyi tanrıdan bekleme anlayışıyla ilişki kurulabilmektedir. Platon’dan itibaren Muhyiddin İbni Arabinin, Mevlana’nın, Bruno’nun, Spinoza’nın, Hegel’in, Hartshorne’nin fikirlerinden destek alan Panenteizm her şeyin özünde tanrının var olduğunu ve yaratılan her şeyin bu özden yaratıldığını savunur. Mevlana’da bu öze yani tanrıya ulaşmak ister ki o, öznelere veya nesnelere tanrı olarak bakar bunu da yukarıda ki kıyasta belirtmiştik. Bu örnekte de belirgin bir şekilde düşünürler arasında etkileşimin söz konusu olduğu görülür. Ve tüm bu örnekler merak, arayış ve keşif üçgeninin toplumlar arasında etki-tepki oluşturabileceğini ve bu üçgenin evrensel olduğunu ortaya koymaktadır.Arayış hakikat kimisine göre bu şekliyle anlamalandırılmaktayken kimisne göre Allah'a çıkan yolda ki herşeydir hakikat.Ve hakikat araşıyının özündeki esas ise merak duygusudur.Örneğin Sokrates'in merak duygusu dolayısıyla hakikat araşı onu canından etmiştir.Şöyle ki !Sokrates felsefesini sohbet ederek, konuşarak açığa çıkarıyordu. En başta bu sohbetlerde anlattıkları çevresindekilerden bazılarına farklı geliyordu ve bu yüzden eleştiriliyordu. Zaten ölüm kararı verildiğinde de ona yöneltilen suçlama tanrılarla ilgili yanlış şeyler anlatması ve gençlerin ahlakını bozmasıydı. “Sokrates bu suçlamayı kabul etmedi elbette ancak devlet anlayışı ve öğretisi gereği sürülmektense kendi devletinde ölmeyi yeğledi. Sonuç olarak Sokrates’in ölüm kararı verildi ve baldıran zehri içirilerek öldürüldü.yine Galileo ; “kendisinin doğumundan 21 yıl önce ölen” (Atıl Bulu, Galileo Galilei, İstanbul Teknik Üniversitesi, syf. 2) Copernicus’un dünyanın güneş etrafında dönüşü ile ilgili kuramı destekliyordu. “Ancak bu noktada Galileo Kilise ile çatışmaya başladı. Zira Kilise bu düşünceyi kutsal kitaba aykırı buldu ve Engizisyon Mahkemesi toplanarak Galileo için idam kararı aldı.Galileo düşüncesini inkar etti ve idamdan kurtuldu ancak 17 yıl sonra bu düşüncesini destekleyen bir kitabından dolayı tekrar Engizisyon Mahkemesinde yargılandı ve ömür boyu hapse mahkum edildi. Daha sonra bu karar ev hapsine çevrildiyse de Galileo 8 Ocak 1642’de öldü. Böylelikle bir keşif hareketi daha keşfin sahibi engellenerek , hapse mahkum edilerek durdurulmaya çalışıldı.Artık özgürlüklerin olduğu çağımızda hakikat arayışı içerisinde insanlar diledikleri gibi düşüncelerini açıklarken hakikat arayışı içerisinde filozoflar yüzyıllar öncesinde katledilmişlerdir.Sonuçla merak etmenin, düşünmenin, sorgulamanın ve arayışın neticede bir ürün ortaya çıkardığı, bu ortaya çıkan ürünün olumlu veya olumsuz toplumları hatta insanlığı etkilediğini söyleyebiliririz.Şiirler hikayeler romanlar resimler ... evet sevgili dostlar sorgulama ve keşfetme merakı daha az eleştiriye maruz kalmalı, daha az baskıya uğramalı ve daha az engele takılmalıdır ki farklılıkların, keşiflerin, yeniliklerin oluşumunun önü açılsın.Çünkü insan düşünen bir varlıktır ve hakikaeti kendi merak ve içgüdü arzusu ve ilmiyle keşfetme hakkına sahiptir!Saygılarımla...
Yolun sonu önce yokluk sonra Varlık.
Fenafillah, Bekabillah
Şuurda yaşanıyor bütün bunlar...
Yolun sonu önce yokluk ,sonra Varlık.
Fenafillah, Bekabillah
Şuurda yaşanıyor bütün bunlar.
Teşekkürler...
Filozofun bitmeyen çilesini anladım
Aklımın çıkmazında baş başa kalakaldım
---Şaban hocam çok çok nefis bir şiir okudu kutluyorum saygılar.
Felsefe
Düşün taşın düşün taşın
Ah ah şu çileli başın
Vakit varken gönle taşın
Korkarım ki bu gidişle
Ömür boyu akıl aşın
Teşekkür eder, sağlık ve esenlik içinde bir ömür dilerim.
TÜM YORUMLAR (5)