Hakikat Tercüme İstemez Garib Çoban

Hakikat Tercüme İstemez - Garib Çoban

Benim aşka umutsuzluğum dünyayla her temas edişimde artıyor.
Aşkta yalnız ve cesur olmayı sen öğrettin bana.
Ellerim anımsıyor seni anıdan da derin.
Seni başkalarını teselli ederken dinledim teheccüt vakti duada gönül.
Ama şems vakti kendi kendini teselli etmiş.
Ve kendine kederlenmeyi yasaklamış olsaydın.
Düşünmeden konuşmanın cezası konuştuktan sonra düşünmeye mahkum olmaktır.

Denemek ister misin?..
Neyi?..
Unutmayı.
B/aşka bir yurdum yok, sevgiyle yaşıyorum.
Aşk ile ancak o zaman dikkatimi çekerdin bir kabirbaşında.
Sevgiden mi korkuyorsunuz?..
Sürekli teheccüt vakti, kendi içine Estağfirullah ile dön.
Şems vakti orada elhamdulillah tazelen ve kendini yenile.
Düşünmeden konuşmanın cezası konuştuktan sonra düşünmeye mahkum olmaktır.

Ne tuhaf, benimse hayatta aradığım tek şey sevgi.
Onu bulabilmek için canımı verirdim.
Çıkar beni gündüze bıktım artık gecenden diyor gönlüm duada.
Sevdiğimiz zaman, aşk o kadar büyüktür ki bir bütün olarak içimize sığmaz.
Sevdiğimiz insana doğru yayılır.
Onda kendisini durduran, başlangıç noktasına geri dönmeye zorlayan bir yüzey bulur.
İşte karşımızdakinin hisleri dediğimiz şey, kendi sevgimizin çarpıp geri dönüşüdür.
Seni dolaşıyorum insanların içinde.
Düşünmeden konuşmanın cezası konuştuktan sonra düşünmeye mahkum olmaktır.

Ben hep sana doğru yürürüm, bütün yürümemle.
Hayat öyle kısa ki; tartışmalara, özür dilemelere, kıskançlıklara.
Ve hesap sormalara zaman yok.
Sadece sevmek için zaman var.
Ve bunun için, tabiri caizse sadece bir an var.
Aşk olunca herşey daha çekilebilir.
Aşık adamla yola çıkacaksın bunu bilir bunu söylerim.
Düşünmeden konuşmanın cezası konuştuktan sonra düşünmeye mahkum olmaktır.

Yalnızlık tercih edilen bir şey olduğunda gerçekten müthiş bir huzur kaynağı.
Ve bunun yolunu her canlıya bahşedene binlerce şükür.
Bilmiyorsan, kozasını ören tırtıla seyrette kendi putlarını kır.
Senin gönlün daima meşhur ve musahhardır, mâzursun.
Sen, gamın ne olduğunu aslâ bilmedin, mâzursun.
Ben, sensiz bin gece kan yuttum.
İmansız olan paslı yürek sinede yüktür.
Sen, bir gece sensiz kalmadın, mâzursun.
Düşünmeden konuşmanın cezası konuştuktan sonra düşünmeye mahkum olmaktır.

İncitme kimseyi yaban dilinle.
Çünkü insanlık da bir nimettir
ve herkese nasip olmaz.
Kendini imar et, kendi elinle.
Gerçek soru, ölümden sonra yaşamın var olup olmadığı değil.
Ölümden önce senin hayatta olup olmadığındır.
Canımın elleri var, teheccüt vakti duada sana uzanmış tutuyor.
Kusuru ellerde arama sakın!..
Düşünmeden konuşmanın cezası konuştuktan sonra düşünmeye mahkum olmaktır.

Gönül arzu ediyorsa dostu yazma!..
Huu’nun kaleminin intikamı ağırdır, bir gönül incittiysen.
Nefsinden uzak ol, edebe yakın.
Kamile varmadan kamil olunmaz, ağustos ayında başa kış gelir unutma.
Biz, iki dünyâda da nasib olarak kendimize Aşkı seçtik.
Söndürme öz elinle yandırdığın çerâğı.
O yüzdendir ki, biz, Aşktan b/aşka hiç bir şeye gönül vermedik.
Düşünmeden konuşmanın cezası konuştuktan sonra düşünmeye mahkum olmaktır.

Melanet hırkası çıkartır bizi alemlere.
Bu yolun sahibi, Muhammed Ali'nin eli değil mi?..
Hak bilip tuttuğum ehlibeytin, verdiği el bana yeter.
Dem ola, cem ola her gününüz daim ola!..
Gerçek erenler demi devranına Huuu.
İnsan, uçurumun kenarına varmadan kanatlanamaz.
Düşünmeden konuşmanın cezası konuştuktan sonra düşünmeye mahkum olmaktır.

Sahibi hürmetine kulu incitme gönül.
Gönül kabul olmuş Estağfirullaha hazır olduğunda, insan ortaya çıkar.
İnsan gerçekten hazır olduğunda ise aşk ortadan kaybolur.
Nefsinin kurdu ile kuzuları yayıldıkça Huu’da, seni getirir şems vakti bir garib çoban.
Bunu unutma gönül, arifler teheccüt vakti şöyle niyaz eder!..
Dilime kırmamanın, gönlüme kırılmamanın ilmini lütfeyle.
Düşünmeden konuşmanın cezası konuştuktan sonra düşünmeye mahkum olmaktır.

Tanıdığım en güzel insanlar, yenilgiyi, acıyı, mücadeleyi, kaybetmeyi yaşamış.
Ve en diplerden çıkış yolunu kendileri bulmuş insanlardır.
En zor iş, kendini bilmektir, en kolay iş, öğüt vermektir.
Bu kişiler yaşama karşı geliştirdikleri kendilerine has takdir, direniş, duyarlılık.
Ve anlayışla; şefkat, nezaket, bilgelik.
Ve derin sevgiden kaynaklanan bir ilgi.
Ve sorumlulukla doludurlar.
Düşünmeden konuşmanın cezası konuştuktan sonra düşünmeye mahkum olmaktır.

Güzel insanlar öylece ortaya çıkmazlar.
Onlar oluşurlar!..
Gariblerin vazifesi teheccüt vakti karanlığa girip, şems vakti oradan ışık saçmaktır.
Muazzam bir zekâya, ansiklopedik bilgiye sahip olabilirsiniz.
Fakat içinizde sevgiye dair derin ve güçlü duyguların coşkusu yoksa.
Yaşayışınız da kokusu olmayan bir çiçek gibidir.
Ey yola düşen gönül, birde bunu düşün.
Düşünmeden konuşmanın cezası konuştuktan sonra düşünmeye mahkum olmaktır.

Dünyanın sevgiyi düşleyenlere de ihtiyacı var, sevgide gizli olanlarada.
Ama düşlediğini karşılıksız sevgiyle yapanlara daha çok ihtiyacı var.
Yolda, yolculukta yok olan, yokluktan da yola düş!..
Onu da terket, işte her şeyimiz onda gizli.
Sevgiye gönülden şems vakti bir gözat da.
Teheccüt vakti bir duayla gönlün ta kendisine, aynanın g/özüyle b/ak.
Düşünmeden konuşmanın cezası konuştuktan sonra düşünmeye mahkum olmaktır.
(Y.ed - Biz Bu Dünyaya Niçin Geldik Albümü)