Ölüm kaç kez yaladı da yüzümü
Yanaklarımda çiçek açtırdım
Direndim satır aralarında
En aydınlık şiirlerin
Kopamadım yine de
Adının sıcaklığından
Sonsuz bir boşluk içinde
Tükeniyor en canlı seslerimiz
Bir güvercin kalkıyor
Yorgun göğsüm üstünden
Radyoda o tanıdık hüzünlü şarkı
Bunlar son demleridir bir ezginin
Sen istedin kör oldu gözlerimiz
Şimdi eskilerden bir söylence
Sırtımızda taşıdığımız
Son yaprağı yazılmamış bir kitap
Mürekkebi kurumadan bırakılmış
Geriye saramasak da yaşamı
Belki bir akşamüstü
Yeniden karşılarız hayatı
Bir limana demir atar
Çoğaltırız umutları
Belki de bir gün sana
Gözlerinde yaşıyordum
Daha dün gece gözlerinde
Umudun çiçeği açmıştı dudaklarında
Ve her gülüşünde yeniden filizlenirdi
Tazelenirdi umut
Bir aşkı doğurdun dudaklarından
Bu dört duvar arasına
Sıkışmıştır zaman
Perdeler umuda giden yolu
İlerlemez asılı kalır tarih
Irmaklar akmaz mecrasında
Yolunu kaybeder umutlar
Adresi kaybolmuş
Solgun bir kimlikle
Dolaşıyorum en acılı şiirlerde
Adım siliniyor her yerden
Kelimelere hapsoluyorum
Paylaşılmadan tükeniyor
Ve sen güzel gözlüm
Unutma ki beni
Varlığım yaşatılsın
Senin tanıklığında
Usulca geliversin hüzün
Yorgun bir yolcu gibi
Dünyaya bir çocuğun gözleriyle
Bakabilseydim aynı mahzunlukla
Seni yeniden çizmek isterdim
Gözlerimin derinliklerinde
Bir Çiçeğin tomurcuğunda
Göğün mavisine katıştırdım
Gül ve dikenli sevdaları
Onlar sevda tarihinin
Birer mezar taşlarıydılar
Kırık ve öylesine yalnız
Anılmaları yüreğe
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!