Benim seni sevmemden sana ne
Ben böyle seviyorum işte
Öyle uzaktan gizlice habersizce
Çay içersen açık mı demli mi
Kahve içersen şekerli mi şekersiz mi
Yükümü en çok kaldırımlar çekiyor bu ara
Sana hasretimi yazıyorum bir bu satırlara
Bir de akşamdan akşama bu kaldırımlara
Kaderi de her basanı kaldırmak onun da
Dili olsa ne derdi bu kaldırımlar acaba
Kudurdu insanlar istedikleri bilmem neydi
Küçücük yavrulara pis eller değdi
Hayvanlar bile utandı başını eğdi
Allah’ım Lut kavmi daha mı namusluydu neydi
Adımımı attığım her yerde hırsız arsız
Seninle hep konuşur gibi yaptım
Laf olsun diye
Anlasana, mahsus konuşturdum seni
Sesin aklımdan hiç çıkmasın diye
Konuşurken adını bilerek sık sık söyledim
Kaçtığını mı sandın
Bir şarkı dinlerim getiririm aklıma
Bir kahve içerim oturursun yanıma
Bir şiir yazarım okursun karşımda
Kurtulduğunu mu sandın
Önce güneşe batırdım ince fırçamı
Onunla çizdim teninin sarısını
Sonra kara toprağa batırdım kalın fırçamı
Dirseklerine kadar çizdim siyah saçlarını
Biraz da rüzgâr serpiştirdim
Boş bir sandalye
İçilmemiş bir fincan kahve
Ve efkâr bastıran bir beste
Bence yine aklına geldim ya sence
Elin başkasının elinde
Çizilmemiş resmin tualdeki sabrı
Yazılmamış romanın kitaptaki sayfaları
Okunmamış şiirin kalpteki sancıları
İşte böyleyim ben sen yokken
Demlenmemiş çayın kaynayan suyu
Kelimeler nehir, kâğıtlar deniz gibi
Nehirler denize, denizler okyanusa gitti
Bir kelamını bekledim senelerce gelmedi
Söyle yâr, yazacağın bir satırda mı yok tu
Telefonda jetonun mu bitti
Öyle uzaktan
Kimseler anlamadan
Kimseler duymadan
Kimseler uyanmadan
Kimseler konuşmadan




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!