Akşamlar, belli ki çok karanlık.
Gerideki ömür sanki bir anlık.
Yarınlarsa; hem sisli, hem dumanlı,
Eyvah! demeye niçin gücümüz çok?
Sineler sitem dolu, hem de kin.
Bu kötülükleri sunanlar kim?
Samur kürk olmasa suç, yine de bizim.
İtiraf etmeye nedenimiz çok.
Sabırlar biter gibi, oysa gereksiz.
Sancılarda çare belli belirsiz.
Güç var mı hiç ölmeye, kefensiz.
Mezar düzmeye üstadımız çok.
İnançlar sallanır, iman nerede?
Utançlarda tevbe çok çok geride.
Allah aşkına rücu, günahtan beride.
Fetva vermeye bilenimiz çok.
İnsanlar aranır, insanlık peşinde.
Kişi vehimlerde, şüphe var içinde.
Hem ulema, hem cahil herkes işinde.
Bahane sunmaya sebebimiz çok.
Nasıllar bilinir, nasıllık arzusu.
Sebeplerde aranır şişen pazusu.
Sorsan aslandır, oysa süt kuzusu
İşten kaçmaya imkanımız çok.
İlahlar edinilir ALLAH derken.
İmanlarda kem söz kara leke.
Bir İlah uymaz söz ile harekete.
Fikir vermeye fermanımız çok.
Kur’anlar üretilir, dururken aslı.
Hükümlerde fetva geçer faslı.
Bilinse insandır varis, miraslı
Hakim olmaya hükümdarımız çok.
Peygamber denilir kılık kıyafete,
Aklındakini merak o, büyük ziyafete.
Öğrenir çocuğumuz, davet-i icabete
Uygun düşmeye gösterişimiz çok.
Melekler bilinir gibi, mucize yapan.
Aczin kılavuzudur, acize tapan.
HAK’KIN HAKKIDIR GERÇEK, O ki, Yaratan
İlahı bulmaya işaretimiz çok.
Kayıt Tarihi : 7.11.2006 22:08:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)