-Hak Bildiğim Yolda Şiiri - Ahmet Kısa

Ezilip büzülmem kul karşısında
Hak bildiğim yolda dimdik dururum
Sakınmam sözümü dil çarşısında
Gafilin ağzına kepenk vururum.

Dalkavuk sünepe yağcı olanın
Güvercin taklası atıp gelenin
Özüne ruhuna kara çalanın
Kirli defterini baştan dürerim.

Kendini uyanık sanıp kananın
Etek öptürene yanıp sönenin
Şakşak durağında inip binenin
Yoluna taş koyup kaktüs sererim.

Fırıldak misali dönüp durana
Eşine dostuna tuzak kurana
Para cennetine kafa yorana
Yürek cephesinden hesap sorarım.

Mertliğin tasından su içenlere
Karanlık dünyaya nur saçanlara
Sevdası uğruna yol geçenlere
Gönül bahçesinden güller dererim.

Dost Yüreklerden İnciler

Mertliği sert olan her cana kurban
Namerdin boynuna dolansın urgan
Gezer damarımda erkekçe bir kan
Yalaka taktiği lafa yorarım..................Osman Öcal

Güzel düşünceler yakışır sana
Yüreğin sevgiyle dostluktan yana
Seni tanıdım ben ne mutlu bana
Dostun kapısından her dem girerim....İsmihan Erdoğmuş

Helal olsun kardeş, kalemin merttir
Satılmış olana kelamın serttir
Yüreklerde tahtın ebedi yurttur
Ahmet Kısa dosta selam dururum.......Mücella Pakdemir

Sözüyle özünün bir oluşuna,
Elbette can feda, bu duruşuna,
Öyle değil ise, boşverin şuna,
Demişse yoluna, toprak olurum.....Bedri Tahir Adaklı

Ekmeğe muhtaçlık, elinde değil,
Dostça yaklaşana, yerlere eğil,
Dost değilse gelen, dik dur ey oğul,
Varlıkta yoklukta, insan olurum............Nafi Çelik

Adım Necati'dir, merdoğlu merdim
Nice zorluklara, göğsümü gerdim
Hak bildiğin yola, başımı verdim

Ya Allah Bismilâh, diye giderim
Belki Cennet'ime, böyle girerim........Necati OCAKCI