Susacağım biliyor musun? Haftasonu boyunca 2 gün susacağım. Konuşmanın bir faydası olmadığından değil, konuşabilsek keşke diye can atarken susacağım. Yazabilsem, anlatabilsem içimdekileri de dinlese, anlasa, anlayabilse diye içim içimi yerken; içimi sana dökememek acısıyla kavrularak susacağım.
Bunu sana neden anlatıyorum bilmiyorum. Sanırım yine ne yapıp edersem edeyim seni bir an olsun aklımdan çıkarmayı başaramayarak, düştüm buraya.
Kafamın içi sürekli adını anmaktan bir an bile susmayacak, gözlerin gözlerimin önünden bir an bile gitmeyecek, gözünde gördüğüm Cennet bu 2 gün boyunca Cehennem azabından farksız olacak, ben sürekli hayalimde yarattığım Zeyneple konuşacak; kimi zaman gülecek kimi zaman ağlayacak ve kimi zamanda yalnızca o Cennet gözlerine bakıp ‘sen ne kadar güzelsin yaa’ diye iç çekecek ama susacağım!
Anlatmakla başedemediğim aşkımı, sevdaa dediğim bu yangını ve seni; bana bu dünyada aşk diye bir şeyin var olduğunu ispatlayan güzelliğini düşünüp, düşleyip, elbetlere sığınıp susacağım. Sanma ki bir an olsun seni anmaktan, bir an olsun seni aramaktan vaz geçeceğim! Bulacağım, kaybedeceğim, bulamayacağım, bulacağım, bulamayacağım, kaybolacağım… Yokluğunda kaybolacağım. Kayboldukça seni arayacak, aradıkça bulacak, buldukça kaybedecek, kaybettikçe kaybolacağım. Un ufak olacağım; her bir zerremde yokluğunu, hasretini, aşkını, sevdaanı, vuslatını, hüznünü, kederini, neşeni, cennet gözlerini, gamzeni, yamuk parmaklarını, benini, beni, seni, bizi düşünüp, yaşayıp, ölüp, dirilip, donup, yanıp kahrolacak ama susacağım. Sanma; sakın sanma ki bir an olsun gidecek gözlerin gözlerimin önünden… Billahi gitmeyecek. Vallahi gitmeyeceksin!
Sen gelmesen n’olur? Sen duymasan n’olur? Sen görmesen n’olur? Halimi görecek hayalin, halime acıyacak ve yanımdan ayrılmayacak. Refakat edecek hayalin bana; bu Cehennemde. Susacağım!
Anlatmak istediğim ne de çok şey var sana bir bilsen; kimi gerçek, kimi hayal, kimi rüya, kimi kabus, kimi pişman, kimi haklı, kimi haksız, kimi masum ve kimi günahkâr… O kadar çok şey var ki, sana anlatmak istediğim. Dinlemezsin bilirim, dinlemek istesen anlamazsın, inanmazsın, duymazsın, duyduklarına inanamazsın, ‘sus, yeter! Anlatma’ diyip göz yaşı döksen bile duymazsın bilirim…
Salı günü kahve içebilme ihtimalimiz en büyük sırdaşım olacak yokluğunda. Dertleşirim, darlarım, boğarım, ona anlatır onu dinlerim. Susacağım. Tek ümidim Salı günü kavga etmememiz. Lütfen, sana yalvarıyorum.
Çizgili MaviKayıt Tarihi : 4.10.2024 19:44:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Seni seviyorum.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!