Korkuyorum senin geri dönmenden.
Gel demeye cesaretim var ya, git demeye yok.
Ya yeniden gidersen, baypasa yatırılar sevgimden,
Hiç acımazmı yüreğin merhametinden?
Kalemim seni yazıyor yine yeniden...
Yüzümü karartıyorum beyaz sayfalara!
Taşınıyorum, her yeri senle dolu ama sensiz bu evden. Başladım toplamaya kırık dökük eşyaları. Birden gözüm senden kalanlara ilişti bir kaç kaset, bir kaç cd üstünde adın yazılı olmasaydı atacaktım çöpe. Hiç havamda değildim ama dinleme isteğimin önüne geçemedim... cd den başladım rast gele bir tanesini yerleştirdim, bir de ne duyayım; Erol Evgin çok sevdiğim şarkıyı söylüyor alıp götürdü beni daha senin benim çocuğum olacacağını bilmediğim yıllara.
Efil, efil rüzgar eserdi sarı saçlarımda, en mutlusu bendim kurduğum hayallerin... Hayallerimin çoğu gerçekleşti en mutlu hayalim sensin biriciğim. Sen benim en kıymetli hazinemsin varsın olmasın malım mülküm; sen benim dünyamsın olmasan da yanımda. Biliyorum ki uzaklarda da olsa hayattasın ya o yeter bana... Olsun, birlikte kurduğumuz hayaller gerçekleşmese de, sen bayramlarda elimi öpmesen de olur, yeter ki sen mutlu ol canımın diğer yanı! Ben resimlerini öperim gözlerimin musluğunu kapatamasam da olsun! Akan sular akmayandan daha iyidir biriciğim. Yalnızlığa alıştım da; alışamadım bir türlü şu evin sessizliğine bir radyom var ama tutmuyor işte senin sesinin yerini hiç bir ses!
Seni seviyorum en güzel mevsimim baharım, bahar gözlüm! Mutlu olduğunu bilmek yalnızlığımı acıtmıyor eskisi kadar. İnsanoğlu arsız alışıyor her şeye; ben de alıştım evin sessizliğine baharım da şu özel günler var ya gevşetiyor gözlerimin musluğunu kapatamıyorum. Resimlerine sarılıyorum göğsümde yitiyor be oğul... Sol yanım sıkışıyor bahar gözlüm! Bir gün aniden duracak kalbim ve sen çok üzüleceksin: Ben senin üzülmene üzülüyorum nasıl dayanacaksın bir gün de olsa acıma. Bu yüzden erteliyorum ölümümü Allaha yalvararak her gün. Acını duyuyorum daha gitmeden ama gideceğim bir gün bu kaçınılmaz tek gerçeğimiz biriciğim.
Ben hala aynı adresteyim sevdiğim.
Yalnızlar eyaletinin başkende oturuyor,
Umutlarımı yitirdiğim sokağında hayalerimi dokuyorum,
Tezgahımda sevgi, ipliğim sabır.
Dilimde dualar geceyi acıtıyor,
Acıyan yanlarım karartıyor sevdamı.
Resmin duvarda asılı duruyorken,
Varmıydın yokmuydun kaıştırıyorum bazen.
Benim varlığım sana giden mektuplarda yitti
Sakın küçümseme duygularımı.
Sana yazılanlardan çok daha fazlası,
İçimde kalanlardır sevgili.
Saat sana on kala durdu
Ben hayatı ölüme beş kala sevdim
Gözlerimden kayıp giderken yüzün
Yanağımdan inerken yere
Dudağımdan dilime kayboluyorsun.
Bu ilk değil senden yediğim darbe,
Kaç kere seninle giriştik harbe,
Galibi sen, malubu ben olsam da,
Yenildi sol yanım sana kaç kere!
Ettiğim yemini unutup döndüm,
Ölüm'ün sıcak ellerine değdi ciğerimden nefesim, ayağımdan saç telime acıdım.
Bu gidiş başka gidişti sevgili bu gidiş başka bir gidişti sanki! Ölümden öte bir köy var mı aşk'a boyun eğince? Atamadım, sineme sinen singin sevgini. Bugün umutlarımı bohçalayıp yıldızlara kaldırdım.
Hapset sevgiyi yüreğine tut orada saklayabilirsen!
Nadasa bırakılmış bir toprak tarihi geçmiş bir sevda...
Çok ağır ödendi bu aşk'ın faturası... Oysa yaşamak vardı seninle bu nadide aşk'ı.
Şimdilerde, kendimi diriltecek kadar ölü, seni ölümüne sevecek kadar deliyim ben!
Beklediğim biri vardı senelerce
seni O sandım sevdim kendimce
gözlerimden yüreğime inince
mutluluk oyunları oynadım sevinçle
bir yanım çocuk, bir yanım deli sevdim seni…
Camın ardından baktım ben,
Dışarda koşan hayata.
Nadasa bırakılmış toprak,
Tarihi geçmiş bir aşk kaldı kalbimde.
Bu gün umutlarımı bohçalayıp,
Yıldızlara kaldırdım.
Zamansız bir aşkta tutuklu kaldı yüreğim
Hüznü içiyor yine buruk acıdan
Sevdamın apoletlerini sökemiyorum
Yüreğimin omuzlarından.
Geldi yine baharın yirmi nisanı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!