Yumruk gibi boğazıma dizilen
Kelimeleri kifayetsiz,Nesneleri manasız kılan
Hazırda bekleyen iki damla yaş sanki
Kırılmaz prangaların eskittiği
Genç ömrüm gibi nezir
Hani Bayram,Seyran,Lafta sanki
Bir dokunulsa yüreğime yafta sanki
Damarlarım boşaltır kanını beynime
Ülkem gibi yorgun
Bir dizi habersiz fotoğref misali
Çalınmiş hayatlar...
Hadi Bayram a gidelim...
Ne olduğu meçhul pervasızca arzulanan
Bir şeker le bin mutluluk tohumu aşılayan
Yüzünde ki tebessüm de Dünyalar gizli
Bir baş okşayan şefkat
Su gibi sevda gibi
Oyuncağını kaybetmiş çoçuk gibi
Sadece üzgün üm şimdi.....
Yol ayrımları özlem eker
Hayat bazen tercihle acı diker
Ya varsın ya yoksun...
O kadar kolay olsa eğer
Ey sabi bir gülüşün dünya ya değer
Asıl bayram sen sin
Yokluğunun anlatılması zor
İçinde kelimelerin kaybolduğu
Hatta beni kayıp eden
Yüreğime keder eken
Bir zulüm hançeri gibi
Beni benden beyhude eden
Çile yazılı ömrüm
Tükenmiş nefesim le
Korku ve yeis eken sensizlik
Senden ayrı durduğum her saniye
Üzgüm.....
Sen mecburiyetleri bilmezsin ki
Üzüntüm ü de anlaman zor biliyorum
Ama ben üzgün üm
Kendi sessizliğim de karanlık Dünya yı
Bir an olsun hafızamda ki
Gülüşün aydınlatıyor ken
Ben yok oluyorum seni düşlemekten
Uzakta olan varlığını bilmeseydim eğer
Tükenirdi ömrüm tükenirdim
Binlerce kez seni öpüp kokluyorum
Sebepsiz ce gelecek ayrılığa
Utana sıkıla seni özlüyorum
Üzgünüm...
Sensiz bayrama gidemiyorum
Varlığın bayram dı zaten,yokluğun zulüm
Üzgünüm küçüçüğüm,Bu senin değil benim seçimim
Dil yarası var birde Evlat hasreti bu seçim de..
Kayıt Tarihi : 11.1.2006 19:07:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!