Başına bürünmüş allı bürüğü
Pulunu sallaya sallaya gitti
Kavrulan ciğerden Yüce Allah’ın
Kulunu sallaya sallaya gitti
Bazı kere benle olunca hazar
Hazan etti canan gör kırk yaşımda
Yaprak döken sarı güzü sevmedim
Küstürdüm mü acep niye gülmüyor
Azgın surat donuk yüzü sevmedim
Yıldız olsa kaysa sıcak koynuma
Lanetlenmiş kusar olanca kini
Susan dünya seyrediyor vahşeti
Ölenin sayısı geçiyor bini
Susan dünya seyrediyor vahşeti
Acımadan sabileri vuralı
Hava ısındıkça toprak kavruldu
Susuzluk başladı dikkat edelim
Ağaçlar kurudu yaprak kavruldu
Susuzluk başladı dikkat edelim
Bahçede sebzeler sana tutuştu
Nevbaharda çiçeğimsin
Has özünden bal ver bana
Dudağından alam buse
Kalpten sevi sal ver bana
Gitmeden gör gençliğimi
Beklerim gelmeye kararlı değil
Gelmez suratını asar vicdansız
Açtığı yarama yararlı değil
Çareyi sinemden kısar vicdansız
Kalbime aniden salladı meçti
Doğaya bak yüce dağlar
Taşlar Hakkı terennümde
Şükür ile şirin öten
Kuşlar Hakkı terennümde
Yerde gezen öcek böcek
Kovaladın kıratımı
Taylarımı tüm mahvettin
Bulandırdın Fırat’ımı
Çaylarımı tüm mahvettin
Yaşıyorum sensiz yoku
Kulağını tıkar duymaz ezanı
Namaz kılmayana uyan türedi
Kıymetli ömründe yaşar hazanı
O tatlı canına kıyan türedi
İslam’dan kaçınca hakkı karıyor
Yağmurun toprağa düştüğü anki
Koku var ya beni benden götürür
Yârin kirpiğinden feci fırlayan
Oku var ya beni benden götürür
Ona Ferhat oldum meğer bilmedi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!