Bir güzeldir ki; dünyalar güzeli,
Arı namusumdur ezel ezeli.
Yüreğimi titretir bir bakışı,
Al beyaz bürünceli her nakışı.
Memlekete geldim diye sevindim,
Nereye gitsem yabancı diyorlar.
Türküm diye onurlandım, övündüm,
Nereye gitsem yabancı diyorlar.
Gurbet ırak, orada yaşıyorum,
Rahmet ile geldi yağmur,
Toprak sevince boğuldu.
Kavruk yüzü oldu çamur,
Damla derince kayboldu.
Bahçe yeşermeyi bekler,
"Gözüyün önüne bak oğlum" derken,
"Kendine dikkat et aman ha" derken,
"Güle güle git selametle" derken,
Anam ağlıyordu, mevsim hazandı.
Kimseye kızmam, buraya ben geldim,
Bir aşçı Edirne Beyazıd Külliyesi'nde,
Yahya Baba diye anılırmış çevresinde.
Türlü türlü pişirirmiş arkadaşlarına,
Ama pilavı benzemezmiş başkalarına.
Ağlayın, bu güne yanın,
Şehitle dolmuş her yanın,
Ülke iç savaş içinde,
Yiğitçe kalkın, uyanın.
Askerlik yeminle başlar,
Kötüyü de iyiyi de anmak lazım,
Acıya da tatlıya da banmak lazım,
Öyle bir dünyada yaşıyoruz ki,
Gelene de gidene de yanmak lazım.
İyilik ırmağında yunmak lazım,
Doktor! İnsanlık ölüyor,
Biraz sevgi şırıngala.
Bu dünyaya ne oluyor,
N'olur gayrı şirin kala.
Yol sevgiyse giden ol ki,
15 TEMMUZ KAHRAMANLARI
Atama şan ne güzel yakışıyor,
Küffarın korkusuydu bir zamanlar.
Bugün de birbiriyle yarışıyor,
Döşte kurşun eriten kahramanlar.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!