Susadım, Erciyes'ten kar suları getirsen de istemem,
Lebi deryalardan soğuk sular sunsan da istemem,
Buzlar koysan da koynuma geçmez gönlümün harı,
ANA elinden bir damla ılık sudan başkasını istemem.
Hacı İbrahim SAĞIR
Özde tüter buram buram,
Andıkça sızılar şuram,
Sıla demeyin dostlarım,
Kapanmaz açılır yaram.
Ne hava, ne toprak, ne su,
Görünce bir mehlika, gelmişsen birden aşka,
Dur hele evlenmeler beş boşanmalar bir dakika.
Vakti gelince ara bul ister fakir ister zengin,
Evlenmekse maksadın eğer o ise senin dengin.
Mehmetler şahlanmış, Çanakkale bir mahşer yeri,
Cüce ruhlu küffarın dönüp gittiği gün gerisin geri.
Ne topu vardı Mehmedin ne mermi ile dolu tüfeği,
Küffarlar yığılıp kaldılar görünce imanla dolu yüreği.
Şehitlik yarışında yaşlılar,
Kadın, erkek, bekar, eşliler,
Kahramanlaşır onbeşliler,
Çanakkale destan yazarı.
Şehit dolu nereye baksan,
Ağırlamaya misafirin,
Anlar anasının değerin,
Bilmez tabak çanağın yerin,
Çiçeği burnunda bir gelin.
Bilmez ocağın odlamayı,
Yine bir şehit,
Yetim Hasan ağlıyor başucunda.
Baba diyor, büyüyünce bende,
Senin gibi gerekirse,
Canımı vereceğim seve seve,
Benim asil milletime.
Kalmadı mı sizin bana saygınız?
Küstüm ben artık sizlere aynalar.
Yüzüme herşeyi vurur oldunuz,
Terbiye almadınız mı aynalar?
Ne var yani çizgilerim artmışsa,
Kurumaya yüz tutmuş bağlar,
Gözüm susar, yüreğim ağlar,
Görmek için bizim oralar,
Anam yanına gelmez miyim.
Karlı dağlara gelmez yazın,
Geliyorsa içinden,
Yaralıysan derinden,
Kovulmuşsan yerinden,
Ağla gözlerim ağla.
Sevdiğin sormuyorsa,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!