Güz dönümü yıldırımlar kuşatırdı evleri
Pencere önlerinde begonyalar kırılırdı
Ben bir fena aşık bir çelimsiz zibidi
Yağmurlarda mezar taşı gibi dururdum
Islak akşamlarından geçerdim sonra hüznün
Kendimi habeşin meyhanesinde bulurdum
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman