Canının sıkıldığı anlarda boş sokaklarda gezmeyi çok severdi…
Yalnız başına herbiri yalnız olan sokak ışıklarının yanından geçmeyi aklından bile geçirmezdi…
Onların da yalnızlıklarını bozmamak için…
Hep aynı yerde bir anlık duraksar, derin bir nefes alırdı.
Kim bilir kaç kez saymıştı, yürüdüğü kaldırımları ve sadece son 2 sayışında aynı sayıyı tutturmuştu.
17454 evet bu kadar saymasına yetecek kadar yürümüştü o Arnavut kaldırımlarında…
Nice insan sevincini, hüznünü, mutluluğunu, ikiyüzlülüğünü, kinini paylaşmıştı bu kaldırımlarla
Bugün seviştim, yürüyüşe katıldım sonra
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Devamını Oku
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta