Turuncu Okulunun ismi değişmiş, Bir Numara Okulu olmuştu. Çocuklar kendilerine isim takmışlar hababamlar bir numara diye bağırıp duruyorlardı. Nurettin beyin her gün yaptığı yazılılar ise bunaltmıştı hababamları. Bir karar almalı bu yazılılardan kurtulmalılardı. Tüm hababamlar okul çıkışında bir pastenede buluşmaya karar verdiler. Ders zili çalmış hababamlar sınıflarında yerlerini almışlardı. Biraz sonra da Nurettin öğretmen elinde tuttuğu beyaz kâğıtlarla içeri girmişti. Yerine bile oturmadan ilk sıradaki öğrencileri gelmesi için çağırdı. Kardelen, Menekşe, Kadir buraya gelin. Çocuklar hızlı adımlarla öğretmenlerinin yanına geldiler. Elinde ki dosyaları üç öğrenciye pay edip diğer sırada ki çocuklara dağıtmaları için verdi.
-Çocuklar bu dağıttığım kağıtlar da test soruları var. Sınıfın bilgi düzeyini ölçeceğim.
Sınıfta yine bir uğultu ahh lar off lar yükseliyordu.
Kâğıtlar çocuklara dağılmıştı. Ama hababamların yüzü limon yemiş gibi ekşi bir hale gelmişti. Çünkü beş sayfa hepsi sorularla doluydu.
-Öğretmenim yapamayız. Çok bunlar diye hep bir ağızdan isyanlardaydı hababamlar.
-Ne demek yapamayız hemen başlayın ne aval aval etrafa bakınıyorsunuz.
Bütün sabahları üşüdüğüm
Bütün gördüğüm senli günlerim, onlar da gitsin
İçimde bir şarkı
Gözümde bir ışık kalmıştı herşeye inat
Kapat gözlerimi, sevdiğim anlar da gitsin