H.Ölesiye Sevdalar Şiiri - Osman Öcal

Ölesiye Sevdalar

Bağrıma bastığım taş gardaş oldu acıya
Bırakıp gittin beni vuslatına koşarken
Uyuşmuyor sol yanım dayanır mı sancıya
Bulut yağmura dargın yıldız ayla coşarken

Mehtabın gölgesinde yüreğimi köz vurdu
Gönlümün padişahı meskeni nara kurdu
Aşkı icat edenin yıkılsın evi yurdu
Yeşerdi çile bağım batakta gül yaşarken

Meyhane önündeyim kadehim şarap dolmuş
Ölesiye sevdalar kuruyup harap olmuş
Gazele dönen ömür savrulup yeli bulmuş
Sokaklar sarhoş uyur güneş tanı boşarken

Vuslatî tesellisiz kahrolur yana yana
Şarkılar yoldaş olur can bulup ağlayana
Hicran yaram çok derin merhemi toprak ana
Ustası mermer işler sevda zardan taşarken

09.09.2007
Osman Öcal

Hasretinle kavurdun, sormadın ahvalimi,
Yanarım için için, kimse bilmez halimi.
Dilerim ki Allah'tan, çekesin vebalimi,
Sen kimlere gülersin, gözümden yaş düşerken........mustafa erkenekli

Teselliyi aşkında aradım ben yanıldım
Karalar bağlasam göğsüme sevinirmisin?
Ölesiye sevdalardan bıktım ben usandım
Aşkınla eridim deyince sevinirmisin? ...............feyzullah evcil

SONUNDA

Çok kere, mutluluğu aradım şişelerde,
Huzuru, başa vuran içkilerden bekledim.
Kadehlerle dost oldum kasvetli köşelerde,
Huzur veren dostluğu sıcak yuvamda buldum.

Dizginsiz arzuların câzibesine kandım,
Beni oyan dertleri, zevkler uyutur sandım.
İçim yandı, gafletin uykusundan uyandım,
En doyumsuz zevkleri bir yudum suda buldum.

Hayat dolu gençliği boş yere attım sele,
Güzelim zamanları cömertçe verdim yele.
Elvedâ şişelere, kadehler güle güle,
Mutluluğun tadını bir tas ayranda buldum.

Nazım İNCE