Anama
Ramazan bayramı birinci günü;
Üstünden urbanı ben soydum anam.
Yar oldun toprağa yıkıldı dünyam;
Mezarın başında ben buydum anam.
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Sevgili, eş, yar, dost, sırdaş. Kol ve kanat değil mi ana, Cennet onların ayağının altında değilmi, ne yazılsa onlara azdır. Ama üstadım hakkını vermiş anaların. Sayglarımla Üstat. Tam puanla taçlandırıyorum enfes şiirinizi.
Begenerek okuduğum paylaşımlardan biriside bu harika oya gibi işlenmiş hafızalarda kalacak türden olmuş kutlarım kalem tutan elleri
şiirin yanında ruhuna bir fatihada benden. ALLAH sizlere uzun ömürler versin. evladın ardından ana ağlar ananın ardından evlat ağlar. gerisi yalan.
kalemin daim olsun hemşerim
Güzel şiirinizi zevkle okudum Sayın Öcal! Can-ı gönülden tam puan ile tebrikler ve listemde. Yüreğiniz dert görmesin, kaleminizden mürekkep eksilmesin. Dost yüreklerin de yüreklerine sağlık, kalemleri daim olsun!
Ne söylense azdır analara. Cennetin anahtarı, geleceğimizin garantisi hep onlardır.
Yüreğine sağlık Üstat.
-selam olsun....
Anama
Ramazan bayramı birinci günü;
Üstünden urbanı ben soydum anam.
Yar oldun toprağa yıkıldı dünyam;
Mezarın başında ben buydum anam.
Mevlana kavuştun belki düğünün;
Zehirdir bayramı Koru köyünün.
Kazanda ısınan abdest suyunun;
Altına odunu ben koydum anam.
Anamdın sakındım rüzgârdan yelden;
Ben bir aciz kuldum ne gelir elden.
Akan gözyaşlarım farksızdı selden;
Göle dönüşeni ben yaydım anam.
Sevgin kılıç oldu yüreğim yırtar;
Zaman kantar olmuş ömrümü tartar.
Beşini devirdik hasretin artar;
Sensiz geçen yılı ben saydım anam.
Babamı sorarsan düştün dilinden;
Evlendirdik onu Hatay ilinden.
Sensiz esip gelen seher yelinden;
Özlem kokusunu ben duydum anam.
Sevdiğin güllerden birisi soldu;
Kederim üstüne yenisi doldu.
Torunun kabirde yoldaşın oldu;
Oğuz’la acıya ben doydum anam.
05.01.2008
Osman ÖCAL
Mevla cennetin kokusunu anaya vermiş. yıllar değil asırlar geçse şu köhneşleşmiş ve yozlaşmış dünyada ana kokusu unutulurmu. yüreğine sağlık osman abi...
Anama
Ramazan bayramı birinci günü;
Üstünden urbanı ben soydum anam.
Yar oldun toprağa yıkıldı dünyam;
Mezarın başında ben buydum anam.
Mevlana kavuştun belki düğünün;
Zehirdir bayramı Koru köyünün.
Kazanda ısınan abdest suyunun;
Altına odunu ben koydum anam.
Anamdın sakındım rüzgârdan yelden;
Ben bir aciz kuldum ne gelir elden.
Akan gözyaşlarım farksızdı selden;
Göle dönüşeni ben yaydım anam.
Tebrikler Üstad!
Kalemine zeval gelmesin.
Ana başa tac imiş
Her derde ilaç imiş
Bir evlad pîr olsa da
Anaya muhtaç imiş.
Ne mutlu anne ve baba kıymetini bilerek sağlığında onları hoş tutup hoşnud edenlere! Ahirete intikal eden, imanla göçüp giden ve bizleri boynu bükük bırakan bütün anne ve babalarımıza Yüce Rahmandan rahmetler niyaz ediyor, saygılar sunuyorum.
Benim de acizane 'Ana' ve 'Anne' başlıklı iki eserim var.
Dilerseniz sayfama uğrayarak onları da diğer arkadaşların ki gibi ilave edebilirsiniz.
Vesselam...
Babamı sorarsan düştün dilinden;
Evlendirdik onu Hatay ilinden.
Sensiz esip gelen seher yelinden;
Özlem kokusunu ben duydum anam. '
Evladın sadakatı bu kadar olur olsa olsa anneyi tüm öğeleri ile samimi bir anış şarimize selam..annelere sonsuz minnet sunuyoruz...
ilhami
Şiiri yazmamış, yaşamışsın. Bir yanda oğul bir yanda ana acısı. Rabbim sabr-ı cemiller versin. Ayrıca şiirlerimle ilgili teveccühlerin için teşekkürler.
Ana, oğul, emanet bize,
Veren de O, alan da O.
Her an, şükür rabbimize,
Gören de O, bilen de O.
Bu şiir ile ilgili 83 tane yorum bulunmakta