Karanlığın en gerisindesin
Kömür tozları içinde yolculuk bu
Bir türlü ulaşamadığın yollardan ötelerde
Uykusuz sapa derinliklerde tutsak
Hiç tanımam seni içinde tutan o sahiplenişleri
Seni dönemeçlerde savuran o kasırgaları
Bilirim karanlığa kesilmesini umudun
Daracık uykulara bile hasret kalmasını bedenin
İlkyaza dokunmayı umut eden ellerin kırılganlığını
Haydi sıyrıl bu dişlilerin içinden
Her şeyi göze almakla başlar sevmeler
Serinliğinde yürümek varken sabahlarda
Dalgalara kulaçlar bıraka bıraka
Kavuşmak varken sevgiliye
Mavi kolyeli gülüşlerle ışığa boğmak elindeyken
Dört bir yanı
Bir düğün alayında oynarcasına şenlenerek
Ah bir körpe iğde ağacını
Kucaklarcasına sarılabilseydim sana
Üstüme bütün yağmurlarını boşaltan
Bulutu öper gibi öpebilseydim gözlerinden
Zıplayabilseydim minnacık kuzular gibi
Çocuklaştığım zamanlarda çayırlarında çimenlerinde
Yeni bir kentin limanına
Varırcasına
Kuşlarla lalelerle konuşurcasına
Böyle bir şey işte yüreğin gümbür gümbür atması
İz bırakarak yara yara yol alması gibi bir teknenin.
Geciktirme
Dolunayların doğma zamanını n’olursun
onyediaralıkikibinonyedi
Kayıt Tarihi : 17.12.2017 17:55:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Fakat dolunaylar tükenmez. Biri biter, diğeri başlar. Kim bilir...Belki bir dolunayın doğma zamanında silkinip kendilerini savuran kasırgalarından kurtulur sevdalı tutsaklar. Atarlar kendilerini sevdiklerinin kollarına...Sevdasına sahip çıkamayanlara umut ışığı olur sizin gibi değerli şairlerin şiirleri...
Kutluyorum şiiri ve sizi öğretmenim... Muhteşemdi...
Çok hoş, usta bir eser..Nicelerine..
Saygılarımla...
TÜM YORUMLAR (2)