Saçlarını sallayarak yürürdü,
Kısrağın yanında civan tay gibi.
Gece rüya, gündüz hayal görürdü,
Karanlığa gülümseyen ay gibi.
Bırakıp da gidemezdim bir yere,
Kirpikleri saplanırdı ciğere.
Oklarına hedef oldum bin kere,
Gergindi kaşları gümüş yay gibi.
Kirpiklerini kaşlarına çakardı.
Ak gerdana beşi birlik takardı.
Yürüdükçe ardı sıra bakardı.
Dizini dövenin hali vay gibi.
Tor tayı öğreten ağza gem vurdu.
On yedide on sekizden dem vurdu.
Uğrun baktı on ikiden tam vurdu.
Yar, ağyarı bilmez biraz toy gib
Ben sevmiştim kararında kalsaydı.
Anadan atadan öğüt alsaydı.
Gizli hazineye sahip olsaydı.
Övünür gezerdi sultan, bey gibi.
Kendini dünyanın güzeli sandı.
Gösterişe, tatlı söze tez kandı.
Kurunun yanında yaş iken yandı.
Sırtlanların bölüştüğü pay gibi.
Arabalı, paralıyla buluştu.
Oynaşını bacısıyla bölüştü.
İçkiye, kumara çabuk alıştı.
Sigarayı hafifinden say gibi.
Adını bilenler onlar, yüzler var.
Âlemin dilinde türlü sözler var.
Üzerinde silinmeye izler var.
Onu alan oğlan biraz "şey" gibi.
Kayıt Tarihi : 10.4.2016 20:32:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!