Bir zamanlar gözlerinde/
bir ateş yanardı aşk gibi..
Geride sadece tüten bir boşluk/
o şanslı sandığı şafaklarda gözlenen/
son umutlarda yokluk yok edilemiyordu..
Gecenin örtüsü altında;
Sabahın ilk ışıklarını bekleyecekti..
Aşk şafaklarına yollar aramak için umut için,
Nasırlı kalbe yeni nasırlar eklemek miydi?
Yoksa ruhları şekillendiren metanet miydi?
Söylenecek sözler bitmişti..
Kâbuslarla geçen gecenin sabahıyla,
Güneş, tepelerin ardından yükselirken,
Meltemler, taze umut fısıltılarını/
duyurmak istiyordu;
Gelecekler gücenmemesi için..
Kuşlar şarkılar söylüyor,
Zulmün güçlü anındaki acımazsızlığında,
Hayaller seraplara dönüşmesin diye..
Güçlülerin hayatta kalmaları halinde;
Zayıflar sessizlikler tarafından yutulacaktı..
Trajedi kılığına girecekti tüm rahatlamalar,
Çünkü zulüm huzuru, gölgeler gibi takip ediyordu..
Hiç kimsenin derman olamayacağı biliniyordu;
Başkaları için yaşayanlar hep yok olmuştu.
İçinde umutsuzluktan başka şeyler de yanıyordu,
Ama, başkaları için ağlayanlar yok gibiydi,
Bu kadar insan bolluğunda..!
Herkes yapa-yalnız kalmıştı..
Sonun geldiğini bilmekti zaman;
Vesile ve vasıtaların son durakları ileride/
görünmeye başlamıştı,
Sılaya bir varış gibiydi sanki, ama;
Yeni ve güzel başlangıçlardan habersizdi..
Çünkü her kışın bir baharının var olduğundan;
Çok kimsenin haberi bile yoktu..
Kayıt Tarihi : 9.11.2025 21:06:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.



Her şey zıttı ile kaim,
Her kışın bir baharının var olduğundan
Çok kişinin haberi bile yoktu:
Çünkü onlar zamanın üzerinde tepiniyorlardı
Tebrikler muhtetem abim yeni deyimle çok güzel betimlemeler
Sağlıcakla kalınız
TÜM YORUMLAR (1)