Kalabalık buralar
Bacak boyu düşlerin dev gölgeleri omuz atar caddenin ortasında
Terlersin
Geceden kalma kuşkularla göz göze gelir sokak başları
Tanımamazlıktan gelirsin
Sağını solunu şaşırmış bir avuç çıplaklık düşer yere
Kanar dizinin dibi
İncinirsin
Hep kalabalık buralar
Güneşe bakarsın çocukluk hırsıyla, oysa piçtir ışık
Turuncunun emrinde tüm yanılsamalar
Afsız!
Görürsün
Sırtını dönmesini beklersin dünyanın
Zamana dair var olan tüm Tanrıları salarsın uyanıkmışlığın ortasına
Sabırsızlanırsın
Kutupların mora boyanmasıyla başlamadan biter savaş
Nefes alırsın
Dönüşüm gerçekti dersin
Dışarısı hep kalabalık
Ve sen hala çıplaksın bir kadeh şarap içinde bile
Islanamazsın
Yaşanmışlığın buruk dudağı dalga boyunda kızıllığın
Herkes sırılsıklam açken susuzluğa
Renksiz, alkole bulanmış bir nehirde buharlaşır bedenleri
Yalnızlık çekersin
Hiç bir hücre bölünmez artık
Sorarsın
Ölen kimdi?
Hala kalabalık dışarısı
Sonra
Uyku sersemi bir düş yaratırsın
Adı Güzel olsun istersin
İnanırsın
Kırmızı bir ruj lekesi uzanır boylu boyunca göğsüne
Üstünü örtersin
Dağılmaya başlar kalabalık yavaşça
Artık şaşırmazsın
Sana yaklaşan okyanusun kibrit kokusunu duyarsın
Ufuk çizgisinden ötesin
Yaşamaya başlarsın siyaha kontrast bir düşü
Tebessüm edersin
Sonunda
Güzel bir adam kalır aklında...
Kayıt Tarihi : 20.9.2012 00:12:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Okunası bir şiir, gür sesle, coşkuyla ..
yürekten kutluyorum
TÜM YORUMLAR (1)