Güvercinin Utkusu Şiiri - Nevzat Konşer

Nevzat Konşer
13

ŞİİR


8

TAKİPÇİ

Güvercinin Utkusu

/ hüzün dokumasın artık zaman /

B.
uçuyor kanadı ak hasret sesine vurulmuş
göğe yürek kaldıran (s) üzgün güvercin
bir hıçkırığın cumbasında lâl

nabzında iki hece kıyamet
can pazarı bulutlara takılan resim
fırçasında kan kırmızı

hikâyesi vardır her bir rengin
biliyorum harlı kılan sarılmalardır ışığı
kardeşçesine ve hür
volta atışlarda güneşten koparan
/yağmurun gözleri ne bilir bunu/
fırtına kaçağı ayaklarda dört nal
acem şehirleri kadar mavera
şarkıların uyutulduğu kadar zemheri
savaşlara kül değil çocuklar


A.
matemin gizil ağıtını yakarken gönül
üstüne rüzgâr örttük yankıların
içimde eşkıya baskını hücrelerden
kara bir gölge gibi taşıyordu akşam
kaç sipere karanfil ekiyorduk habersiz

yıldızsız gecelerdi ahitlerin bozulduğu
/dört kitapta bile yazmayan
silâhları bıçkın eden emir
ölümün demir tenli çığlığı

izbesinde Eylül bakışları artağan
/en derin uykusunda şiirin /
sebil ağzına dayanmış maral
tasviri yapılamazken son nefeslerin
barış/mak ufuklarda güneş
bugünden farklı doğan

annelerin uykusuzluğunda
/kıblesi ateş olan adam
dualara elif ettik geceyi
hattatın elinde vav’dı umut
barışın kubbesinde olan


R.
mesafeler arası farklı dillerde
konuşulurken kavga
aynı dilde sinlenirdi yüreklerde elem
ellerimizde dermansız bağırışlar

yontulurken her gözyaşının heykeli
dil(l) enirdi edepsizliği mermilerin
suçsuz bedenlerde doymak için
karalardı dünyayı despot adamlar
/seçilen bir hediye miydi hicran/

kim bilir hangi masum ocakta
silinmez bir kına gibi kalırdı
acının kiralık parselleri
ve savaş konulurdu bir çocuğun adı
diğerinin barış


I.

şimdi beyaz güvercin uğurlanması
menzilden koynuma düşen
kaç ağıta rüzgâr dağılması
dinmez duraklarında vedanın

kaç ömre musalla(t) dağlar
kanım peygamber övünmesinde
Esma’ül-Hüsna sinemde çukur
/yaramı temizliyor iman/
hicretime ifşa bendimin semahı
servili kışlalarında nur’un
mermer işaretli bedenim

mayın tarlası alsa da ah kardeşimin yüzünü
durur duvarda hala barut kokusu asılı
/fotoğraflarla yaşatılır mı ölen
kelebek ömründe olsa savaşın yaşı/

çalınsın türküler artık sükûtun telinden
kavgası kardeş olan can arkadaşım
sevdayı haset vurdu barışı kurşun
kader dedik insan işi intiharlara

sazımız birdi bizim sözümüz milâdımız
tut elimi hasmım hadi tut
dinsin en ortak yanımız…

Ş.
hüzün (d) okumasın artık zaman
ölme güvercin(im) ölme
tutkundan öpeceğim bugün

düşler ölmez bir tek
/ inan bana
barışa bandırdım rüyalarımı

uyandım/ uyandık
rüzgâr üfledi kâbusu büyüten
(z) amansız yangınları
ufkumuz karanfil dağlarda zülüf
cumbalarda zeytin dalı
ebem kuşağı topluyor çocuklar
güvercin uykularda

-Mersin/Yenice 'Barış'konulu Şiir Yarışması 1.lik Ödülü-

Nevzat Konşer
Kayıt Tarihi : 24.4.2011 02:03:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Barışın sonsuz göğünden sarkan bir ipek gibi sarktı geceye şiir... Ve bir gece yarısı bitirildi...

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Irem Sengul
    Irem Sengul

    cok güzel :)

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Nevzat Konşer