Gurbetin Muhasebesi

Hangi yürek ansızın gelen,
Bir ölüm haberiyle yanmadı?
Hangi yürek hasretle dağlanmadı?
Hangi arzularımız yarınlara kalmadı?
Hangi yiğit bu gurbet ellerde,
Gözyaşlarıyla tanışmadı ki?
Kimisi anasını, babasını,
Kimisi can yoldaşını,
Hangimiz yüreğimizi vatanımızda bırakmadık ki..?

Umuda yolculuktu bizimkisi önceleri,
Umudun yorulup,
Hasretin kök saldığı yüreğimizde,
Vatan zirve değil miydi san ki,
Artık yarınlardan da korkuyorum,
O yarınlar ki herkese umut,
Benimse korkulu rüyalarım...
Bu diyarı küffarda ölürsem ya,
Üzerini ezanların süslediği,
O topraklara gömülemezsem ya...

Korkular bir değil ki...
Ya neslimi kaybedersem,
Bin bir türlü nefs tuzaklarında,
Bir yanda korku, bir yanda hasret,
Hiç çekilir mi böyle gurbet?
İşte yine güneş doğuyor,
Ezana hasret toprakların üzerine,
Yeni bir gün başlıyor,
Hasret ve korku dolu yüreğimde,
Beynimde her an bir muhasebe,
Kazancım mı çok kaybettiklerim mi...

Korkuyorum öyle ki;
Cehennemi kazanıyor gibiyim,
Yüreğimde büyüttüğüm,
Bunca yıllık korlaşan hasretimle,
Ya Râb tek sığınağım sensin,
Bu dünya denen gurbette,
Ancak sana sığınıyor,
Ve senden yardım bekliyorum,
Akibetimizi hâyır kıl,
Korkularımızdan emin eyle (Amin)