Gurbet seni anlatmaya dil yetmez…

(Gurbet kahrı çekenlere)

Gurbet seni anlatmaya dil yetmez
Efkâr artar durur bir türlü bitmez
Gönül kalsam diyor ayağım gitmez
…Sümbül biten dağlarımı özledim.

Mecbur çekiyorum ekmek parası
Her akşam taşıyor yürek yarası
Gurbetten sılamın çoktur arası
…Gül kokulu bağlarımı özledim.

Yabancıyı gören bir hoş bakıyor
Ters bakışlar ciğerlerim yakıyor
Boğaz düğümlenip yaşlar akıyor
…Su içtiğim pınarımı özledim.

Dikkat ettim çoğu selam almıyor
Adres sorsan hiç oralı olmuyor
Daha konuşmana fırsat vermiyor
…Güleç yüzlü insanımı özledim.

Hakir görmesinler gider ağrıma
Aç kalırım taş basarım bağrıma
Yola düşen kulak versin çağrıma
…Yokuşu mu bayırı mı özledim.

Sabah akşam değişiyor iklimi
Bu yalnızlık zora sokar fikrimi
Ben bile unuttum kendi şeklimi
…Çimeni mi çayırı mı özledim.

Yaşamadan zorluğunu bilmezdim
Bilmiş olsam öldürseler gelmezdim
Mecbur kalanları gelip görmezdim
…Toz topraklı yollarımı özledim.

Yalansa Ceyhan’a yalandır deyin
Cevabı bulunmaz bin türlü şeyin
Kuru ekmek olsun vatanda yeyin
…Çukurova’m sevdiğimi özledim.

Çukurova/2014