“Meşakkatli bir yolculuğun ardından
Kül gibi savruldum sığındığım yüreğinden.”
Yine yüreğime vurdu sevdan…
Yine gözyaşımın kıyısından geçti gitti sabır vapurları.
Hüzün yine dört duvar… Dayanamıyorum…
Ayaklarım hasretin prangalarına vurulmuş, anılarım sehpada, umutlarım teneşirde ve hayalin sorguda…
Düşündükçe beynime bulaşıyorsun ve zamanla hislerime yayılıyorsun.
Ey zalimsi yarim!
Bu gidişle sen, sen gurbet sarhoşluğunla öldüreceksin beni…
Yine kokusu burnuma vurdu aşkın…
Yine korkular sardı içimi meçhul akıbetin. Bil ki sensizlik
gönlümde taşkın.
Böylesi bir aşkı sen başıma sardın ve gönlüme sen öğrettin bu derece sevmeyi…
Ah vefasız! Yoksun…
Yoksun ve ben seni çok özlüyorum.
Bir nefes daha çekiyorum buz gibi sensizliğimden.
Her geçen saniye de bir damla daha öldürüyorum sen, sen, sen akıtarak gözlerimden.
Siyaha boyanan duygularım yas tutuyor, vicdan mahkûmu aşkının ardından.
Burnumda buram buram kokar hasretin.
Sadakatim hak etmiyor olsan da henüz kimseleri koyamadım senin yerine. Yağmur misali sağanaksın gözlerimde ve sönmeyen yangın, dinmeyen acısın içimde…
Kayıt Tarihi : 7.5.2014 00:07:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Hatice Ergen Çakır](https://www.antoloji.com/i/siir/2014/05/07/gurbet-sarhoslugunla-oldureceksin-beni.jpg)
TÜM YORUMLAR (1)