Fazlasıyla dağınık..
Hangi gemi hangi rıhtımda bekler
Hangi limana varır bana ne!
Ben rıhtımlarda beklemekten vazgeçtim.
Gemiler yanmış deniz tutuşmuş
Ben sadece küllerine manasız bir şekilde bakmışım.
Sonra yakmışım bir sigara gelmişine geçmişine sevmeyişine...
Yıllarca boş bir bekleyiş içindeydim
Ne o geldi ne ben ona gittim.
Ben sadece ona baktım baktım..
Gelecek diye bekledim, gelmedi diye de vazgeçmedim...
Ona olan kırgınlığımın tarifi, bekleyişim kadar fazla ve derin olacaktı...
O gelecek , O geldi, O gidecek....
Ne yapsam da hep uzak ve derin olacaksın
Elimi sana uzatsam boşluğa düşer
Kalbimi sana açtım bir hiç oldu
Boşluklar doldurulur ama hiç koca bir hiç olarak kalır!
Çaldığın melodinin hüznünde ölüyorum
Kalbim acır hayallerim ölür.
Çok sevdiğiniz birini, yüreğiniz yana yana öldürdünüz mü? Ben içimde yıllar sonra onu öldürdüm...
Çok tuhaf bir şey oldu ağlayamadım...
Oysaki onsuz geçen her gecenin sabahına gözyaşılarımı bırakmıştım.
Benim olsun diye tanrıya her gün yalvarmıştım...
Ve ben onu bugün öldürdüm kendimi de...
Ben sanmıştım ki; o şiirler, o sözler ve o şarkılar benim içindi.
Meğerse ben sanmışlığımla vurulmuşum.
Kendi kendimin hayalini kurmuşum ve o hayale sarılmışım.
Sonra o hayallerim kollarimda boş kalmış!
Ne acı sadece sanmıştım ki demek ve orada cümle kuramamak..
Sizde benim sanmışlığımla yıkılın hatta ölün!
İki kişilik bir masa da artık tek kişilik hayal kurarsın!
Masa devrilir hayal kırıklıkları yüreğine batar ve kalkıp gidersin.
Hiçbir şey olmamış gibi yürürsün.
Arnavut kaldırımların dar sokaklarında içindeki sen ve sessizlikle....
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!