Sorma dostum ne bal ne de şekerim
Öyle anlatılmaz hasret dediğin
Sabah aksam özlem çile çekerim
Zehirli bir oktur gurbet dediğin
Kimisi anaya kimisi de yar
Kimi de kardeşe bacıya yanar
Gözlerde dinmeden çağlayan pınar
İçleri tüketir gurbet dediğin
Kendini kaybedip unutanı var
Atadan kalmış bir eski yadigâr
Onu da çaresiz yokluktan satar
İnsanı düşürür gurbet dediğin
Herkesin sorunu burda bir başka
Bırakmış esini gencecik yaşta
Takılmış gurbette yabancı aska
Ocaklar söndürür gurbet dediğin
Ekmeği asi çok hiç tadı yoktur
Dışlayan zalimler ille de çoktur
Gurbete varana bilmem ne haktir
Düşeni eritir gurbet dediğin
Çorabı başıma ben kendim ördüm
Küsmedim kimseye dizime vurdum
Bıkıp da kendine kıyanı gördüm
Canından bezdirir gurbet dediğin
Cahit Telkök
Cahit TelkökKayıt Tarihi : 24.12.2007 23:31:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bırakmış eşini gencecik yasta
Takılmiş gurbette yabancı aşka
Ocaklar söndürür gurbet dediğin
Üstadım bu kıta dahi, avrupadaki kardeşlerimizin nasıl bir halde olduğunu anlatmaya yeter artarda bile. Maalesef fotografımız bu kabuletsekte buyuz, redetsekte buyuz, istisnalar kaideyi bozmaz. Allah muhafaza bir iki nesil sonra artık Türkiyedeki akrabalarıyla bağları bu gidişatla kopma noktasına gelir. Bizim Hasanlarda izine gitmeden Antalyada tatil için rezervasyon yaptırırlar, bir veya iki hafta eğlenip dönecekler. Silai rahim neredeyse bizlerle beraber mezara gömülecek gibi. Rabbim bizleri ve burada yetişen müslüman evlatlarını şaşırtmasın. Şartlar kötülüğe çok elverişli, buda işin dezavantajı.
Eseri tam puanımla kutlar, saygılarımı sunarım.
TÜM YORUMLAR (1)