//..GÜNÜN SORUSU...Yeni şiir akımı var mı?

Günümüz şairleri bir şiir akımı oluşturabilecek mi; ya da şu anda bir şiir akımı var mı?

_______________________________
_______________________________

Ufuk BAYRAKTAR

tek kelimeyle: HAYIR

_______________________________

Sevilay Şahbaz

hayır

_______________________________

Ziya DOĞAN

Sanatın hiç bir dalı durağan değildir, sürekli olarak yenilenmek, yeni fikirlerle derinleştirilmek, genişletilmek durumundadır, şiir de diğer sanat dalları gibi gelişmeli, yeni açılımlar yakalamalıdır, değişmemesi mümkün değildir, geçmişte olduğu gibi gelecekte de yeni akımlar olacaktır, tabi taban tarafından kabul gördüğü müddetçe gelişim evresi uzun veya kısa olabilecektir,

sevgi ve saygılarımla.

________________________________

Burcu Yalkın

İnsanlar günümüzde yeterince baskı altında ve hislerini dile getirmekte zorlanıyor.Sürü psikolojisi altında okumadan, kelime dağarcığını geliştirmeden en önemlisi hislerini körelterek konuşmanın ve yazmanın hala bazı yerlerde suç teşkil ettiği bir ortamda bırakın şiir yoluyla insanlar duygu köprüleri kursunlar bence son dönemde şiir akımları konusunda yeterince polemik yapılıyo ve bunun insanlığı geriye götürmek için yapılmış bir komplo olduğunu düşünüyorum yeni şiir akımları vardır ve hep var olacaktır yeterki özgürlük suyunu içip hislerimizi bir şekilde dile getirelim eleştiri oklarını can yakarak yapmadan.....sevgi ve saygılarımla....

_______________________________

Feride Özmat

Bence insanlar üzerinde baskı hep vardı; öyle ya da böyle... Her dönemin de kendine göre zorlukları vardı; şimdi olduğu gibi. Ama bu yazar olsun, şair olsun, sanatçıları engelleyemedi. Nitekim, yaşanılan tüm zorluklara rağmen, şiirde örneğin 1941'de ''Garip'' akımı ortaya çıktı ki 1940'lı yıllar dünyada olduğu kadar ülkemizde de büyük zorluklar yaşanan bir dönemdi. İkinci yeni akımının çıktığı dönem için de ülkemizin ne politik, ne de baskılar açısından refah içinde olduğu söylenemez. Ama yine de çok güçlü bir akım olarak çıktı İkinci Yeniler. Ve sonrasında başka akım yok. Bugün şairler sadece birey olarak var.

_______________________________

Nesrin Cansever

Süregiden düşünce sistemlerini analiz edebilirlerse, süregiden akımlardan birini tercih edebilirler. Ancak yeni bir akım oluşturmak mümkün görünmüyor. Hani bu noktaya gelinse de az şey değildir. Gerisi dilde özgünlüğü yakalamak.

________________________________

Burhanettin AKDAĞ

Günümüzde yazılan şiirler serbest olsun hece olsun çoğunlukla eskinin tekrarı olmaktan kurtulamıyor. Belki özellikle serbest tarzda kullanılan imgeler bir noktaya kadar farklılık oluştursa da belirli bir konunun ağırlıkta olduğu ve o yöne yönelen şiirler ne yazık ki yok.

Bugün hecenin 5 şairi halen okunuluyor, Necip Fazıl, Nazım Hikmet, Attila İlhan halen zirvedeler. Eğer bu tempoda giderse şiirde yeni bir akımın ortaya çıkması biraz zor görünüyor. Çünkü bir günde 10 şiir yazan şairler var, bu da düşünmeyi ve üretkenliği azaltıyor. Eskiden şairlerimiz sayfayı masaya koyar, başka işler yapıp geri gelir ve bazen bir günde bir dizeyi ancak yazarlarmış. 3-4 ayda bitirilen şiirler olabilmiş.

Ben de bu noktada özellikle bir senedir aynı sistemi benimsedim. Bunu şiirlerimin hemen altında ilk kaleme aldığım tarihi yazarak uyguluyorum. Neredeyse bir sene evvel yazdıklarım ama düzenlemeye ihtiyacı olanlar mevcut. Ama benim şiirlerim de eskiyi tekrardan öteye geçemiyor biliyorum.

Yani, kısa sürede yeni bir şeyler beklemiyorum şiirde devrim olabilecek.

________________________________

Ahmet TIĞLI

Türk şiiri şu an bir akıma imza atmış değil.Henüz 80 ve 90 şiirleri bir yere oturtulamamış.Yüzbinlerce şair,milyonlarca şiir,onbinlerce dergi ve şiir gazetesi var.Bunların hiçbiri bir adım önde değil.Bir tanesi bir adım öne çıkarsa şiirde akımı o götürecektir.Neden böyle derseniz:Şiirin bunalımda olduğu ama bu bunalımın negatif anlamda değil,doğum sancısı çeken bir kadın gibi doğacak çocuk bekleniyor.Bu çocuk doğacak bundan kuşku yok.
Kimse biz akım yarattık diyemez bunun genel kabul görmesi gerekir.Şu anda bu yok.Bana göre sebep şu; şiirde imge çok önemli,çağrışımlarla anlam yaratmak.Ancak bir üst dilciler diye ortaya çıkanlar şiirin gelişimini engelliyorlar.İkinci yeniyle sona eren bir anlamsızlığın içine sürüklenip gidiyorlar ve dilimizi bozup gereksiz yabancı kelimeler ithal ediyorlar dilimize.Şiirin kurtuluşu önce dilin kurtuluşuna bağlı.Ama umutsuz değilim.Türk şiiri akmaya devam ediyor,mecrasını kendi bulacaktır.Müdahalesiz ön yargısız.Sevgiyle kalın.

______________________________

Aydın Sevgi

Şu anda mesajınıza cevap veriyor.. :))

______________________________

Gürsel GÜVELOĞLU

-Bu soruya henüz çalışamadım.Emekli asker şu anda sağını solunu tanımakla meşgul.Bende bir akım göremedim.Ancak Mart ayında yayınlayacağım kitab ile bir Gürselizim akımı başlayabilir :))) selamlar.

______________________________

Büşra Arslan

İnsanoğlu her zaman yeni akım ve düşüncelere açıktır.. Teknoloji ve medeniyetlerin ilerlemesi düşünsel ve sanatsal akımlara da etki edebilir.. Haliyle yeni şiir akımlarının oluşması kaçınılmazdır.. Henüz şiirde yeni bir oluşum diyebileceğimiz bir akım gerçekleşmemekle birlikte ben yarınlara ümitle bakabiliyorum...

______________________________

Belgin ERTÜRK

hayır yok...

olmasın zaten de...

______________________________

İncilay YILMAZYURT

Türk şiirinin son 50-60 yılına baktığımızda gözlemlenen: batı öykünmeciliği ve modernleşme çabasıyla gelenekten ani ve sağlıksız kopuştur. Attığı değerlerin yerine yenisini koymadan, hem modernleşme hem de varoluş sancılarını yaşayan türk şiirinden akım yerine sadece hareket diyebileceğimiz devinmeler boy verdi..

Ebubekir Eroğlu'nun ifadesiyle söylersem: 'günlük hayatın zorladığı ölçüden daha ileri ve derin bir bilincin şiiri'ne ihtiyaç var. Yalnızca ülkemizde değil tüm dünyada..
incilay yılmazyurt

______________________________

Ahmet AYAZ

Bir şiir akımı yoktur,
havadan sudan da şiir akımı başlatılmaz.
Bunun üzerinde iyice düşünülmasi gereken bir konudur.
Ahmet Ayaz

______________________________

Gül DOĞAN

çok karamsar cevapların çoğunluğu üzüntüyle okudum. var o0lduğunuz ve kendinize inandığınız müddetçe varsınızdır. kaygısız olmalı.. yürümeli bildiğiniz yolda. Saygılarımla. Gül Doğan

______________________________

Sevil NİZAMOĞULLARI

sosyal, ekonomik, siyasal, ahlâki, dinsel yaşamın etkisi ile kurulu düzene var olan edebiyat ve sanat anlayışına karşı oluşurlar.. Sanat ve edebiyat akımları kendine özgü güzellik anlayışları, estetik görüşleri ve ölçüleri taşır. Bir kişinin yada birkaç kişinin başlattığı ve diğerlerini de peşinden sürükleyen bir akımın günümüz Türkiye’sinde olduğunu düşünmüyorum. Ama bazı şairler var ki gençlerin hayran olduğu, özendiği ve onlar gibi yazmak istediklerini görüyorum. 2000 li Yıllarda Türkiye de bir Edebiyat akımı olup olmadığına elbette zaman ve edebiyat karar verecek ama şiirin eskisinden de çok sevildiğini ve eskisinden çok yazıldığını görüyorum her ne kadar okuyan az olsa da…

_______________________________

Mehmet Emin Ermekin

Bu soruyu okuduğumda, Google'ye 'Günümüz şiir akımları' diye yazdım. Karşıma 'İkinci yeni' diye epeyce eleştiri toplayan bir isim çıktı. O halde yeni akımlar için dikiş tutturulamayan arayışlar var.Saygılarımla...

__________________________

Atilla GÜLER

Şiir yazmaya otrduğumuz zaman 'Yeni bir akım yaratmalıyımé diye oturmuyoruz hiçbirimiz eminim. Bu yüzden de belki de her birimiz kendi çapımızda bir akım yaratmış durumdayız kendi içimizde. Bu başkaları veya diğer edebiyatçılar tarafından nasıl karşılanır hiç bilemem ama ben ille de bir akım olsun diye uğraşmıyorum açıkçası. Ama bu demek değildir ki yeni akımlar olmayacak. Ben sonuna kadar inanıyorum ki yazdıkça edebiyatın her alanında mutlaka yeni, hatta haberimizin bile olmadığı akımlar mutlaka ortaya çıkacaktır. Teşekkürler :)

_____________________________

Turan ORAK

Şiir şairinin yavrusudur. Her şair bir toplum içinde yaşar. Dolayısıyla, onu içinde yaşadığı toplumun değer yargıları, sosyal konumu ve bunun sonucu olan şiir akımları yönlendirir. Bu akımlar da, ikinci dünya savaşı sonrası ortaya çıkan akımlardır diye düşünüyorum. Garip akımı, ikinci yeniciler gibi. Günümüzde yeni bir akımın oluştuğuna inanmamaktayım. Ama bireysel olarak günümüz şairleri varlıklarını sürdürüyorlar...

_____________________________

Fatma ÇAĞLAYAN

tek kelimeyle hayir...

_____________________________

tamamen kişisel

Şair aynı zamanda edebi bir kişiliktir,akımlar herzaman vardır.

hiç roman yada hikaye yazmadım düzinelerce makale yazmadım.Bunu yapabilecek kadar fedakar değilim önceliklerim farklı. Sanırım pek çoğumuzun da durumu öyle; ulaşabileceğimiz hedef kitle yok

Yeni akımları oluşturmak halkın beğenisini almak kabul görebilmek için geniş kitlelerle iletişim sağlamak gerek bu da şu dönemde basım evleri için pek ekonomik görünmüyor.Sanal alemde ise oyunlardan bize pek sıra gelmiyor.

belki gelecek zamanlar için de kimbilir
_____________________________

Numan ŞAHİN

Şiirin dahi bir tüketim konusu(mal,meta) haline geldiği,popüler kültürün hemen herkesi esir aldığı,şairlerinin(yada adı şaire çıkmışlarının mı deseydim) sanki müshil ilacı almış gibi günde 5-10 şiir yazdığı ve yazdığı şiirler üzerinde düşüneninin pek az olduğu, şiirin sıradan gündelik/eğlencelik bir malzemeden farksız olduğu,giderek şiirin ve şairin arkeolojik bir kazı konusu haline geldiği, şiirle uğraşanlarının(yazanların, okuyanların,eleştirenlerin) tabiri caizse bir mirasyedi rahatlığı içinde olduğu bir toplumda yeni /özgün akımların oluşması beklenebilir mi? Şu anda bariz bir akım/ekol yok.Yeni bir akımın oluşabilmesi gerçek şairlerin(ki ben kendimi onlardan görmüyorum!) cesaretine/direncine bağlı bence.Çünkü günümüzde şairlerin cesareti/direnci kırılmıştır....vesaire vesaire... selam ve saygılar herkese...Numan Şahin
_____________________________

Vedat Ali KIZILTEPE

edebiyatta yeniden bir akım olabileceğini sanmıyorum.hatta zamanla -kitap- kavramının ortadan kalkacağına inanıyorum.insanlar artık para harcayıp kitap almıyor,zaman harcayıp kitap okumuyor,hatta sitelerde uzun bir şiiri bile okumak için sabır gösteremiyor.kolaycılık ve estetik daha ön plana çıkacak diye düşünüyorum.bununla birlikte sesli ve görüntülü şiirlerin artacağını,şiir ve roman kitaplarının yerini şiir cd lerinin alacağını,şiirin git gide dahada disiplinden uzaklaşıp serbest şiirin yaygınlaşacağını düşünüyorum.
herkese iyi geceler dileklerimle
nacizane fikirlerimdir..
_____________________________

Suna DOĞANAY

Tanzimat Edebiyatı
Edebiyat-ı Cedide (Servet-i Fünun)
Fecr-i Ati
Milli Edebiyat
Beş Hececiler
Yedi Meşaleciler
Garip
İkinci Yeni
1960 Kuşağı
Serbest Çalışmalar

Kopya çektim. Bazı arkadaşlarımın da söylediği gibi şiiri yönlendiren ortamdır. Şimdi kendi adıma, sadece kitaplardan okuyup, büyüklerden dinlediğim Tanzimat Dönemini oturup yazamam diye düşünüyorum. Şu da bir gerçek ki, şair ustalardan etkilenir. Bu nedenle bireyselliğin baskın çıktığı günümüzde yeni bir akım olmaz. En basit örnek; şarkı sözleri. Hala günümüzde yerini koruyan geçmişin şarkılarının tahtını sansasyonlarla, taklitle sallamak isteyen ve geçici bir süre için başarılı gibi görünse de sönüp giden yıldızlar gibi kaybolan sözlerle ya da şiirlerle her zaman karşılaşıyoruz. Emeklere yazık oluyor. Sevindiğim birşey var, biz amatör şairler bu durumun bilincindeyiz. Yeni bir akım yaratmasak da aramızdan çok güzel sesler yükselecektir. Bir kopya daha gönderiyorum.

Edebiyat akımı
B
Beş Hececiler
D
Dadaizm
Dekadan
E
Edebiyat-ı Cedide
Erotik edebiyat
F
Fecr-i Ati
Fütürizm
G
Garip akımı
Gerçekçilik (Realizm)
H
Harfçilik
K
Kişiselcilik
Klasizm
M
Modernizm
Mutlakçılık (edebiyat)
P
Parnasizm
R
Romantik Dönem
S
Sebk-i Hindi
Sembolizm (sanat)
Sosyalist gerçekçilik
V
Varoluşçuluk
Y
Yedi Meşaleciler
Yenibütüncü Şiir
Yerlileşme eğilimi (edebiyat)
Yine uzun yazdım, kusura bakmayın. Hepinize iyi geceler, selam ve sevgilerimle.
_____________________________

Sevgül VURAL

Şiirin çok kolay yazıldığı, çok kolay sanıldığı, şiirin kirletildiği, şiirin imgeye feda edildiği bir dönemde yeni bir akım başlasa bile bunun şiire bir şey katamayacağı inancındayım...Çünkü şiir; okuyanın yüreğini titreten bir duygu aktarımı olmalıdır. Felsefeye girersek şiir bu duyguyu veremiyor diye düşünüyorum. Ahenk bozuluyor, Ritim bozuluyor, duygu aktarımı zorlaşıyor. Tabii böyle şiirlere de saygım sonsuzdur. Herkesin duygu aktarımı farklıdır. Duyguların imgeyle boğulması yeni bir akım gibi gözükse de kalıcı olamaz. İşte size kendimce yaşayan bir örnek. Yazarını da yazıyorum. Çünkü düşüncemin arkasında her zaman dimdik dururum.

Ayzıt
Nar çiçeği yeleli imgesel serçe
Unutulur mu demini almış aşk? ..
His günlüğünü tuttum, delicoş ak
Su çığlığı yüreğin gökyüzünde koyak
Haydi gülüm(se) , rüzgârınla şiirle…
Tenle tin oylumundan kokun gelsin
Açılsın filderisi kırışığım.

Aşkıma göz olan sözler, ayşafağında
Şiirleyeni sezen kanatsız serçe görse
Dili çözülür dizelerden dökülür! ..

Albenili, bala petek dudaklar
Çıngıl çıngıl, gözümün tadı
Sencileyin, oylumlarıma konup durma.
Aşkı sinek kaydı yaşayan
Ayzıt efektli, gökkanatlı serçe
Beş mevsimli alkaliteme baksan
Uzatsan yüreğini, fullenirsin
Şır şır fildişin ışır.

Çakkıdı çakkıdı oynaşan kanadı zilli bülbül! ! ..
Güzlenen yüreği de kovanından çıkaran
Hüzün tütsülediğin sesinle ‘Gülümse’yi söylesen
Coşku verir dizesinden dökülen sözcüklere…

İmgeler çatlatan bahar gülüşlü
Uzaktan sevmek, düş serilen yolu imler…

* Türk mitolojisinde tanrıça

Ali Akdemir
Kurban Bayramı
2006
_____________________________
Abdulvahap YILDIZ

Aslında neden olmasın, günümüzde yetkin şair veya şairler yeni bir şiir akımı oluşturulabilir.......Zira günümüzde birçok zıt fikirler şu an savunuluyor, birbirine zıt fikirler geçerliliğini koruyor.....Yeni bir şiir akımının hayat bulmaması için hiçbir neden yok......
Ayrıca günümüzde daha çok batıdan gelen serbest şiir seviliyor ve yazılıyor, hece ölçüsü ise kurumaya yüz tutmuş şekilde......Tabi bunu şiir akımı olarak değerlendiremeyiz...
_____________________________

Naime ERLAÇİN

Grupta şiir akımı tartışmalarını okudum. Bu konuda kendimin değil ama bir edebiyat adamının görüşleri üzerine bir şeyler yazmıştım. Antolojiye göndermeyi planlamamıştım ama şimdi yeri geldiğini düşünüyorum. Dolayısıyla sayfama da ekledim...
Eleştirmenin adı bende saklıdır...(Borgesdefteri ise, benim de üyesi olduğum bir yazarlar ve plastik sanatçılar grubudur....http://borgesdefteri.blogspot.com/)
Selamlarımla,
N.Erlaçin

Yorgun Paris’li *

oysa beyaz bir zambak büyürdü kutsallığında
adsız sokaklara benzedi içimiz

“akım yaratan adam”
yorgun Paris’li
adres arayan

çöküyor iktidar
kırılgan metaforu simgeliyor zambak
mektuplar gece gündüz
kuyusuna geç varan

siz
ve biz dostlar
hepimiz
topluca yitirdik uğultusunu rüzgârın!

papirüs tedirgin
papirüs öksüz

kırılma noktasında kilit taşının
yazmıyoruz artık
yazmıyorsunuz

şiirin adı yok!
yazarın da

aklın bıçağı bileniyor gece dağında

(15 Şubat 2007) – Naime Erlaçin

(*) Yukarıdaki dizeler Sn. Enis Batur’a ithaf edilmiştir. Yazılarının ve medyadaki programlarının dışında kendisini hiç tanımam ama bir dostum – ki eleştirmendir – ondan söz ederken “Garip Akımı, İkinci Yeni Akımı ve şimdi de yalnızca Enis Batur Akımı… Ah, bir de küçük İskender var…” demişti.

”Akım yaratan adam”, eski bir tarihte - henüz sokak adlarının konulmadığı bir devirde - Paris’te bin müşkülatla adres arayan yolcuyu hatırlattı birden… Sonra “Kuyu” (borges’ten) geldi ve bize kendimizi hatırlattı…

Hepimizi zorlayan ve zambağını küstüren salt koşullardı!
_____________________________