Şiirlerde küfür, saldırı, hakaret konusunda ne düşünüyorsunuz?
Şiirin bir etiği var mı?
_________________________
_________________________
Turgut UZDU
Şiir güzelliktir, güzel olmayan şeylerin şiire yakışmayacağını düşünüyorum.Sağlıkla kalınız.
_________________________
Gül DOĞAN
Şimdi bu soruya sevdiğim bir sözle cevap vermek istiyorum.
'Ahlaksız benim ahlakıma uymayan değil,
Ahlaksız kendi ahlakına uymayandır'
Kişi olduğu gibiyse değiştiremezsiniz. Eleştirel yaklaşım daha bir inat içinde olur. Ben açıkçası okumayarak tepki gösteririm ama Atilla İlhan Can Yücel en bariz örneklerdir uygunsuz kelimeleri şiirlerinde kullanan şairlere. Ne diyelim yakışık almasada kişi kendine yakıştırıyorsa yorumsuz kalmakda fayda var. Sevgilerle. Gül Doğan
_________________________
Büşra ARSLAN
Şiirde duyguları gelin göndermelisiniz derdi bana bir dost... En çirkin gelini bile allayıp pullayarak en güzel kıyafetler içinde gönderirsiniz... en öfkeli, en şedit duygularımızı da süsleyerek gelin gönderelim.. :)
_________________________
Sevim Erdoğan TEZEL
Hani her güzel şey için şiir gibi olmuş denir ya.
Bir yeğenim var beğendiği yemek için bile
şiir gibi olmuş teyzeciğim sana tam puan veriyorum der.
Şiir, evet şiir gibi olmalı
ama şunu yazmadan da geçemeyeceğim
bir öfke anı vardır kii...
işte o zaman harikulade okunası şiirler de çıkabiliyor kalemden.
Bu öfke her düşünülen şey için olsa da.
Şiirde küfür, saldırı ve hakaretin olmamasından yanayım elbet
illa yazması gerekiyorsa kalemin... şiir dilinden uzaklaşmadan,
adabıyla olmalı derim.
Sadece o öfkesini kapalı bir dille yerine oturtanları ben kutlarım.
Böylesi şiirler okudum Antoloji de.
Sevim Erdoğan Tezel
_________________________
Aydın SEVGİ
Şiir; yüreklerin kaleme yansımasıdır.
O halde ne yazılırsa yazan yüreğin ainesi olur cihetiyle,yazanın yüreğini ifade eder.
Bu saatten sonra kim ne isterse yazsın.!
Saygılarımla.
_________________________
Numan ŞAHİN
Şiirlerde küfür, saldırı, hakaret konusunda ne düşünüyorsunuz?
Şiirin bir etiği var mı?
Bazen hiciv(taşlama) şiirlerinde ve siyasi/politik içerikli şiirlerde küfür, saldırı hakaret olabilmektedir.Ancak bence bunlar yanlıştır ve yapılmamalıdır.Çünkü şiirin şuurla doğrudan bir ilgisi vardır.Şuurda bu tür davranışları tasvip etmez/etmeyecektir.Bu çerçevede şiirin bir etiği(ahlakı) olmalıdır.Ayrıca ben şairi bir kavga adamından/kadınından ziyade, bir beyefendi/bir hanımefendi olarak algılıyorum.Böyle de olmalıdır diye düşünüyorum...
_________________________
Ahmet TIĞLI
Benim bir iktisat hocam vardı şöyle derdi:İlim ne ahlaki,ne de gayri ahlakidir,ilim lâ ahlakidir.Yani ahlakla ilgisi yoktur.Bende bu düşünüş ten yola çıkarak diyorumki; şiir bir sanattır.'Sanat ne ahlaki ne de gayri ahlakidir sanat lâ ahlakidir.Yani ahlakla ilgisi yoktur.Eğer küfür de olsa bir estetiği içeriyorsa benim için sakınca yoktur.Olmadı diyemem.Dersem ismini edebiyat tarihine şiirle yazdırmış,Neyzen Tevfik,Şair Eşref,Namık Kemal i nereye koyacağız.bunlarla küfürlü şiirler yazmıştır.Ancak hiçbirşeyde hakaret kabul edilemeyeceği gibi,kişiye yönelik,toplumun manevi değerlerine saldırı şiirde de kabul edilemez.Zaten yasalar cezalandırıyor.Saygıyla.
_________________________
Burhanettin AKDAĞ
Şiir, sanatın en yüce ve en kibar dalıdır. Küfür, saldırı ve hakareti kesinlikle kabullenemiyorum. Ama elbette ki kişileri hedef almadan hicviye manasında yazılanları ayrı tutuyorum. Bu manada epeyce yazan şair olduğunu biliyoruz.
Ama, şiirin etiği kullanılacak kelimelerin özenle seçilmesinden geçiyor. Türkçemizin zenginliğinde bir kızgınlığı bile rahatlıkla anlatacak güzel kelimeler var. İlla birebir küfür ve hakaret değil ama hani anlayana kabilinden göndermeler bence şiirin en güzel yanını oluştutur.
Şairim diyen her duygulu yüreğin bu noktaya çok dikkat etmesi gerekiyor. Şiiri küçük bir çocuktan tutun da en yaşlı ihtiyara kadar herkesin okuduğu düşünülürse, yürekten sayfalara dökülen dizeler artık şairin tek başına kendisine ait değildir.
_________________________
Derin MAVİ
Şiir insandır.. Ve ben nasıl ki insansız bir dünya düşünemiyorsam şiirsiz bir yaşamı da asla tasavvur edemiyorum beynimde.. Siz şiirlerinizle bir yaşamsınız tıpkı diğer yazan arkadaşlarımız gibi.. Tadına varmaya görsün insan.. Şiir bakıyor gözleri, şiir konuşuyor dili.. Gelip oturuyor yüreğin baş köşesine.. Bazen telefona kaydediyor yürek çırpınışlarını, bazende bir kese kağıdına, okul sıralarına hatta.. Yazıyor ha yazıyor.. Coştukça duyguları, aktıkça ruhuna kelimeler nehirlerce... Taşıyor kalem ve ŞİİR doğuyor güne..
Ve biliriz ki her insanın kendine has duygu ve düşünceleri vardır.. Karakter yapılarımız doğal olarak birbirimizden dağlarca uzaktır.. Hal böyle olunca doğan şiirler de şairin özelliklerini gizliyor bünyesinde, satır aralarında.. Normal hayatında olaylara verdiği tepkileri bazen şiirlerine de yansıyor şairin.. Günlük hayattaki öfkelerini yazıyor, kavgalarını taşıyor dizelerine.. Ve bunu yaparken kelimelerle gardını alıp, dövüşe durmuş arkadaşlarımızı da gözlemlediğimiz oluyor.. Hakaret derecesine kadar vardırıyor üslubunu ki bu insana da hakarettir diye düşünüyorum.. Şiiri ufacık, yeni doğmuş bir çocuğa benzetirim hep..Nasıl ki çocuklar melektir diyoruz, şiirlerimizde öyle olmalı bence.. Onları gözümüz gibi korumalı, kötü söz ve düşüncelerden uzak tutmalıyız.. Ki küsmesin bize/yaşama/insanlara.. Okuyanlar kızmasın çocuğumuza, ne çirkin şey bu demesin.. Dedirtmeyelim dostlar..
Ne de güzel söylemiş atalarımız; 'tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır'.. Bu misal.. Güzel, anlamlı, ustaca yazılmış bir şiir alır götürür ruhlarımızı.. Seyri aleme dalarız farkında olmadan.. Bütünleşiriz şiirle.. Şair ustaysa, kalem iyi yazabiliyorsa eğer ve varsa söyleyecekleri birilerine... elbet taş gediğine oturacaktır... Öyle veya böyle.. Yeter ki şiiri kanatıp öldürmeyelim ve koruyalım insani değerlerimizi dizelerimizde..
Saygı ve sevgi ile güzel paylaşımlarda buluşmak ve şiirlerde çağlamak insanca, özgürce.. NE GÜZEL..! !
_________________________
Gülce ŞEREN
şair hissettiğini yazar, şiirde güzel ve doğru duygulardan oluşur.bana küfür ve hakarete varan sözlerden şiir olmaz. o kişinin ruh sağlığı ile ilgili bir sorundur. yazdıkları küfürleri, aşağılayıcı sözleri ve çirkin saldırıları yapanlar bence yazdıklarını alıp doğru psikiyatriye gitsinler, onların durumu psikolojiyi aşmıştır. şiir güzellik perisidir, duygu akışıdır, herşeyde olduğu gibi, yine güzel ve iyi sevilir. birde 'taşlama' kavramı vardır, ya da 'atışma' bence onlarda şiir değlidir.. adları üstlerinde zaten 'taşlama' ve atışma'.. onu yazanda şair olabilir ama yazdıkları şiir değildir.
_________________________
Ziya DOĞAN
Şair de bir insan olduğuna göre o da her insana has özellikler taşıyacaktır, gülecektir, kızacaktır, küfür edecektir, bazen ağlayacaktır, bu özelliklerin şiire taşınmasına gelince şair tabiidir ki mahalle ağzıyla küfür etmeyecektir şiirde, küfrü bile çok pamuk kıvamında, demirden sert ve nazik olmalıdır, nazik ama tokattan beter acıtmalıdır, etik olarak şiirde bariz küfür olmamalııdr, okuyucu şairi küfürde haklı görmelidir, hak edildiğine inanmalıdır. Ama bariz olarak küfür bir şairin yapacağı en son hata olur, çünkü küfürün bir de geri dönüşü olacaktır diye düşünüyorum.
Sevgi ve saygılarımla.
_________________________
Türkan DİNÇER
Şu anda içinde bulunduğum durumu dizlere dökmeye çalışmama rağmen yinede çok kötü dzieler yazamıyorum. Galiba şiir insanın iç güzelliğini yansıtıığı için. Ne kadar öfkeli olursam olayım küfür ve argo söz kullandığımda tüm hislerimi kaybetmişim gibi geliyor. O nedenle şiirde argo ve küfür kulanılmasının doğru olmadığını savunuyorum.
Yusuf Hayaloğlu'na küfür yakışıyor mesela. Onda o sözcükler çirkin ve yersiz durmuyor.
Sevgi ve saygılar.
_____________________________
Hülya DAL
Şiir yazmak yenidoğmuş bebek yüreğini anlatmaktır. Saf, yalın, nazik, kırılacak bir kristal kıymetinde anlatılmalıdır. Şiirler sadece aşk perisinden bahsetmez. elbette açlıktan, haksızlıktan, dolayı yürek çığlığıda dinlenmeli. Şair ince ruhlu insandır. Duygusaldır, hassastır. Böyle bir insan kokuşmuşluğun zayıflığın kendine özgüveni olmayan insanların ağzından dökülen kurtçuk kelimelerini asla kullanmamalı. Şair söz cambazıdır. Ne anlatmak istediğini ipek kelebek harfleriyle anlatabilir. Küfüre, kabalığa teslim
_________________________________
Nesrin CANSEVER
Ne kadar doğurgan bir soru bu böyle? Şiirin aklı var mı? Şiirin kalbi var mı? Şiir bir varlık mı yoksa bir eylem mi? Varlık ise etikten söz edelim, eylem ise ahlaktan. Şiirin bir ahlakı var mı? Küfür, saldırı ve hakaret eylemlerini ancak ahlak ile değerlendirebiliriz, öyle değil mi? Davranışa, harekete, diyaloga, ifadeye dökülen etik, ahlaktır. Şiir hangi etik anlayışa uymalıdır? Modern etik, liberal etik, Doğu / Batı etiği, Protestan etik, Ortodoks etik, İslami Etik vs… Sümerli kadın şairler veya Sapho, o efsane kadın… İstençlerini açıkça istiyorum diye ortaya koyanlar… Sevdiklerinin her uzvuna imgeye gerek duymaksızın methiye yazanlar? Bilincinde olmadan saf, masum olanlar. Şiir kendisinin farkında değil mi? Şiir saf mı? Şiirde heteroseksüel etik mi? Ya homoseksüeller? Murathan Mungan, Kavafis, O. Wells, vs. Her küfür, her hakaret, her saldırı “iyi” kabul edilen ötekine “hayır” demek midir? Can Yücel’in bir sözü var: “Küfür, proletaryanın ağzında açmış kızıl bir karanfildir” Estetik bir sorun mudur bu aslında? Kaba sözler kulakları tırmalar ve şiirin müziğini hırpalar ve rahatsız olur okurlar. Cümle bu mudur? Aklıma My Way geliverdi, o enfes şarkı, o şiirsel sözler. Psikopat kültünün eşsiz eseri değil midir? Estetik terörist olarak erkeğin kendini ifadesidir. İçinde tek küfür geçmez kadına dair. Ya Cemal Süreya? Deniz Baykal’ı isim vermeden gölgelere boğduğu şiiri? Saldırı mıdır? Uyarı mıdır? Üzüntü beyanı mıdır?
Ötekine “hayır” demek için yazmıyorum; kendime “evet” demek için yazıyorum. Ötekini tek bir kişiye indirgemiyorum. Sen, derken; bildiğim yüzler; ben, derken; bildiğim yüzler; onlar; bildiklerim ve en çok hırpaladıklarım; kuşkusuz, sevdiğim ve
sorumluluk hissettiklerimdir. Benim etiğim budur. Yüz yüze diyalog. Ama karşımda; geçmişin, bugünün ve geleceğin tüm yüzleri... Benim yüzümden farksız/ apayrı ancak anlaşılmaz değil.
_________________________________
Hülya ATAOĞLU
Ben yaşam içinde de bu tür davranışları hoş karşılamıyorum kaldı ki,
sanatın, edebiyatın ve şiirin içinde bu tür davranışlara tolerans göstereyim.
Bir insanın (Şairin) etiği varsa, yazdığı şiire de yansır elbet...
________________________________
Burcu YALKIN
Küfür,hakaret dolu yaşanan her olgu,yazılan her kelime dünyaya yansır...Bu yansımadan hepimiz payımızı alırız.İnsanlığa yakışmayan küfür ve hakaret neden şiire yakışsın....Saygılarımla.....
Burcu Yalkın
_______________________________
Nadir SAYIN
“Şiirlerde küfür, saldırı, hakaret” esasında bunlar o kişinin (tüm insanlık boyutunu demiyorum) kendi içselliğinde debelenmesi, güçsüzlüğü yada bir şeyi sindiremeyişi vb yanlarını projekte etmekten (başkasına yansıtma) başka bir şey değildir. Hatta bu hataya düşene ‘küfürlü’ dahi cevap niteliği taşıyan şiirlerde aynı ayarda olduğu kanısındayım..Bir başkasının küfürüne küfürlü yanıt vermek kişinin hakkıdır yada edebi olduğu anlamına gelmez.
Sanıyorum hepimizin bildiği ‘taşlama’ vardır. Şiirin bütünlüğünde (her hangi bir şahısa yada şahsi olmayan) taşlama içerikte kullanılan sözcükleri bu tür edebi olmayan şiirlerden ayrı tutmak gerektiğini düşünüyorum..
Bilmiyorum belki de ben yalış anlıyorum ama şiirin değil, şairin etiği vardır. Etik konusu ise zaten başlı başına irdelenecek ayrı bir boyuttur ki buda sorunun konusu değil sanırım…
Dostlukla..saygıyla..
Nadir Sayın
____________________________
Kayıt Tarihi : 15.3.2007 21:35:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Şiir; Her türlü duygularımızın acının, sevginin kalemimize yansımasıdır.
An gelir, duygularımız güzelliklere, sevgilere, aşklara yol alıp gittiği gibi Toplum ahlakına ters düşen küfür ve saldırıyada yol alıp gitmektedir.
Bu taşkın duygularımızı da toplum kurallarına göre dile getirmeden yanayım.
Küfür ve saldırıyı o an için en büyük özgürlük olarak görmemeliyiz. Bu duygular biz şiir severleri çıkmaza sokar.
Bana göre 'Bana değmeyen yılan bin yaşasın'
demiyorum ama onun gereğini yaparken de Toplumun örf ve adetlerinin dikkate alınmasından yanayım.
Taşkın duygularımızı da uygun bir dille ifade etmesini bilmeliyiz diye düşünenlerdenim.
Saygılar.
Özlem ÇETİN
TÜM YORUMLAR (2)