//..GÜNÜN SORUSU...Şiirde ana dil korunm ...

Şiir Perisi Grubu
220

ŞİİR


16

TAKİPÇİ

Şiirde ana dil korunmalı mı; yoksa dile yerleşen yabancı kelimelerin şiirde kullanılması sağlanmalı mı?

_______________________________
_______________________________

Nesrin CANSEVER

Tamamını Oku
  • Duygu Bedir
    Duygu Bedir 21.02.2007 - 21:30

    Anlaşılabilir olmalı ve tabiki Türkçe korunmalı. Sevgilerimle

    Cevap Yaz
  • Muammer Çelik
    Muammer Çelik 21.02.2007 - 15:42

    'Siir dili, dilin diger kullanim alanlarindan farkli olamaz, yabanci sözcük ve kavramlarin dildeki yerlerinin ne ve nasil olacagi acisindan.

    Dunyadaki bir cok dilbilimcilerle ortak görüsüm sudur; Dil kültürün olusmasi, degismesi ve toplumlarin gelismesinde en az dinler kadar etkili ve vazgecilmez bir temel unsurdur. Ayrica kulturler ve milletler arasi iletisim araci olarak en öncelikli ihtiyactir. Bu yüzden kulturlerin baska kultulerden kavram ve aliskanliklar, yenilikler getirdigi/ithal ettigi zaman, bunu gönderici kulturun/toplumun dilindeki orijinal adi/ismi ile birlikte getirir. Ancak alici kultur/toplum kendi icinde bir KOTA sistemi gelistirmistir yada gelistirmek zorundadir, kultur ve dil emperyalizminin yogun etkisi ve baskisiyla kendi dil ve kulturunun yozlasmisini yada asimile edilmesini önlemek icin. Bu kota'ya süzgec sistemi de denilebilir. Konulan kota sistemi hangi deger ve ölcütlere göre ithal edilen sözcük, kavram yada deyimleri turkcelestirecek? Yabanci dildeki orijinal halinin ayni ile, yani yazilisi, okunusu ve telefuzu ile birlikte mi kabul edecek? Yoksa orijinal halinin yazilis ve okunus teleffuzunu degistererek mi turkcelestirecek? Yoksa orijinal halini tamamen ret edip turkce karsiligini mi bulacak?

    Gecmisten gunumuze kadar kulturler ve diller arasi degis-tokuslarda uygulanmis olan su yöntemleri görmekteyiz:
    1) Orijinal dildeki sözcügün orijinal haliyle, yazilis ve okunus teleffuzu ile birlikte almak/kabul etmek. Bu yontem guclu ve saglam kultur ve dile sahip toplumlar atarfindan, ancak ve ancak kendi dillerine ceviri yada yeni sozcuk uretme imkaninin olmadigi icin uyguanmistir. Lakin bu yontem en cok belli insan guruplari tarafindan dilbilimine aykiri sekilde ve sirf disa ozentilerinden dolayi kasitli ve bilincli olarak uygulanmistir ve anadilimizi inanilmaz boyutlarda yozlastirmaya ve yabanci sozcuk kirliligine maruz birakmislardir. Bu yontemin dili ve kulturu yozlasma ve asimile tehlikesine atmadigi tek uygulama alani su olabilir: Örn: karasiliginda yeni kavram veya sozcuk uretme durumunda, dini ve inancsal anlam ve kavramlarin dejenere edileceginden ve sapmalara yol acacagindan dolayi, hem orijinal yazilis hali hemde okunus ve teleffuz halini korunarak anadile alinir/kabul edilir. Yada baska toplumsal önemi cok olan kavramlarin anlam ve önemi kaybolmamasi icin oldug sekliyle kabul edilir.

    2) Ithal edilen sozcuk yada kavramin yazilisi ve okunus teleffuzunu degistirerek ithal eden toplumun kulturel anlayisina ve dil zekasina ve sesine uygun sekle getirmek. Örnek: orijinal dilinde spirit olan sözcügü 'Ispirto' .. yada RAMAZAN, RECEP gibi arapca isimleri turkler IRECEP ve IRAMAZAN olarak kabullenmislerdir, seklinde turk dilinin ses uyumuna uyarlanarak muhafaza etmek. Bu yontem, gunumuze kadar en yaygin sekilde kullanilan yontem olmustur ve bu yontem anadilin orijinalligini ve ruhunu bozmadigi gibi yozlastirmaz da ayni zamanda. Bu yontemle alinmis sozcuk ve kavramlar geldikleri dildeki orijinalligni kaybeder ve geldikleri toplumun insanlari bu sozcukleri diger dillerde duyduklari zaman anlamakta zorluk cekerler. Kisaca o sizcuk yada kavram artik örn: türkcelesmistir. Bu yontemi sahsim adina belli imkansizliklar dahilinde makul bulmaktayim.

    3) yabanci dilden ithal edilen sözcük yada kavrami anadile cevirerek karsiligindaki turkce sozcugu kullanmak yada ceviri karsiligi yoksa anadilde yeni bir sözcük yada kavram üretmektir.

    Bu yontem bana göre en dogru olanidir ve anadilin zenginlesmesinde ve gelismesinde olmazsa olmaz bir yöntemdir, olmalidir.

    Yukarida 1 ve 2 no: altinda bahsedilen durumlar, eskiden simdiye kadar olan uygulamalardi ve bu 2 yontemi, dil bilimci ve cesitli meslek alanlarinda egitimli ve profesyonel meslek adamlari bulunmadigi icin, bir anlamda caresizlikten dolayi kullanmak zorunda kalinmislardir. Ancak gunumuzde hem universite cevrelerinde akademik calisma imkani cogalmis, hem cesitli meslek alanlarinda egitimli ve profesyonel meslek adamlari cogalmistir ve inaniyorum ki bu yetismis insan guruplari hem yabanci sozcukleri yazilis, okunus teleffuzu haliyle turkce sese uyumunu saglayacak sekilde, ve ki, tercihimdir, dogrudan turkce karsilgini bularak(ceviri) yada yepyeni bir sozcuk ureterek turkcelestirebileceklerdir.

    Bu konuda naciz goruslerimi, elimden geldigince dilbilimi acisindan ifade etmeye calistim, sevgili dostlar..Sevgimle.'

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta