Günlüğümü karalıyorum, yorgun hareketlerle
İçimde tuhaf bir his, başka bir acı
Karnımın ağrısı, boğazımdaki yutkunluğu doyurmuyor
Ağlayan ellerim zaman geçtikçe dahada titriyor
Günlüğümü karalıyorum, bir gözüm kapalı yazıyorum
Oldukça yüklü bir hüzün, fakat inatla hafif bir tebessüm
Sadece ayakta durmaya çalışan birinin direnişi bu
Yıpranıyorum, yenilgiyi kabul etmek ağır geliyor belki
Hayat bana cephe almış durumda
Tek bir müttefikim bile yok
Büyük bir savaş, kansız fakat küçük bir yaradan daha acı
Alnım terlemeye başladı.
Yumruğumla siliyorum akan terimi
Gözlerim ışıktan uzak, karanlık bir oda
Beki de buyum dur, sadece karanlık
Karanlığa hapis olmuş bir beden
Günlüğümü karalıyorum, sessizce yazıyorum
Tek nefes, tek bir önemli nokta
İnsan oğlu bu kadar mı basit
Tek nefeslik bir can taşıyan insan
Kaderi, silahtan çıkacak tek bir mermiye bağlı olan
Sayfalar bitmiyor, çiçeğimi suluyorum
Evet çiçeğim, yani çiçeğe benzettiğim cümlelerim
Küçük pencereme dönüp bu ikiliyi izlemekteyim
Çiçeğim ve küçük pencerem.
Günlük epeyce kabardı sayılır
Gönül isterdi küçük bir şarkı ile veda etmeyi
Elden ne gelir, harfler ritm tutamaz
Evet, veda vakti.
Yolumuz epey uzun sayılır
Elveda günlük.
21/12/2014
İlkhan SandıkcıKayıt Tarihi : 26.3.2015 13:43:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![İlkhan Sandıkcı](https://www.antoloji.com/i/siir/2015/03/26/gunluk-47.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!