Tüm hayallerimi bir tek olguya veya sen varlığına bağlayarak yaşamın şartlarını dikkate almadan bir aldanılmış umut ile inandığım sevgi peşinde varlık göstererek, gerçek yaşamdaki şartları gözü kapalı hiçe sayıyordum.
Sevildiğim zannı ile hayatımı boş eylemlerle oyalayıp, ruhsal yapıma etken olan olumsuz düşler ve hareketlerle uğraşırken, farkında olamadığım yanılgılarla hayatımı hiçe sayıyordum.
Sevgi peşinde var oluşumdu hak etmeyenlerle geçen zamanlardı şimdilerde ruhumu zorlayarak boş vermişliğe yönelmemdi belki de.
Sevgide hata kabul edilemez olduğunu düşünmeden ruhsal yapımla irademe zarar verebilecek kadar sevgiye inanmışlığımdı.
Ömrümün uzun yıllarını boşa geçmiş zamanların sıkıntılarını gerçekleşmiş gibi düşünerek hataya yakın olan sevgi inanmışlığımdı.
Onca yıl boş zamanların peşinde koşarken sevgimin koz olarak kullanıldığı şartlara inanmışlığımdı ruhsal yapımı incelten.
Onca yıl boş zamanların peşinde koşarken, sevginin koz olarak kullanıldığı şartlara inanmışlığımdı ruhsal yapımı inciten.
Dünlerdi sevgili yarınlardaki huzurlu ve birbirimize inanılmış zamanların kendimizi eksilttiğini görmememdi asıl yanılgılı halim.
Sen sevgili özgüven gerekmeyen bir yaşamı kabul etmenle uzaklara koşuşmandı aslında dağılmış ruhlara sahip oluşun.
Belki de kendimizi olağan üstü güç ve iradeye sahip sanarak beklenmeyen hatalar ile yaşamımızı yumuşattık ve duygusal kayıplarla varlık mücadelesi verir hâle dahil ettim kendimi.
Oysa hak etmediğim yaşam şartları senin sonuçsuz hatalarınla benim tekliğe düşmüş olmamdı bu yaşamın sonuca uzayan hali. Artık gelecekte de pek fazla umut kalmamıştı.
Günlerin ilerleyen zamanlarındaydı yaşamın koşullarının bir ertesi zamanlara uzayarak mutlu sondan olan beklentilerindi hayatımı yanılgılara iten.
Şimdilerde uzak kentlerin havuz suyunun kıpırtısında geçmişin karelerini ardı arkasına sıralarken, güçlü bir sevgiye verdiğim layık olma çabalarımdı hatalarımı karartan.
Bir anda bir çocuğun havuzun durgun suyuna bedenini salışıyla etrafa sıçrayan su zerreleri geçmişi sonlandırdım.
Hoşça kal sevgili hoşça kal, geriye bakarken güzel günlerin özlemini çekmenin de belki ayrı bir haz düşüncesi vardı.
Yanılgılar geçmişime örtülürken, anısına saygı duyacağım o kadar az sevgi yaşamı varmış ki her nefes alıştan şüphe duymamın bile hata olmadığını anlamam, pek de büyük bir yanılgı değilmiş.
Veya bana uymamasında haklılığım varmış.
Yaşadığım belki de anlatılacak kadar renkli bir masal oluşuna da hak vermemem mümkün değildi artık.
Masalları dinlemek veya yazıp okumak da yaşanmışlığın örtüsünü oluyordu belki de.
Artık masalımsı düşlerin sonlanacak karelerinde bulunmam oldukça duygusal yapıya etkenliği oluşuyordu.
Belki de sevmek tüm değerlere layık düşüncelerin içindeydi?
Umut bu ya beklemeye gidiyorum.
Mustafa Yılmaz 4
Kayıt Tarihi : 27.5.2020 13:24:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Hoşça kal sevgili hoşça kal, geriye bakarken güzel günlerin özlemini çekmenin de belki ayrı bir haz düşüncesi vardı. Yanılgılar geçmişime örtülürken, anısına saygı duyacağım o kadar az sevgi yaşamı varmış ki her nefes alıştan şüphe duymamın bile hata olmadığını anlamam, pek de büyük bir yanılgı değilmiş.
![Mustafa Yılmaz 4](https://www.antoloji.com/i/siir/2020/05/27/gunlerimi-sana-baglarken-2.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!