Bir bebek doğduğun da
Gözleri kapalıdır
Ölümün de de kapatacağı için mi
Bir bebek doğduğun da
Ağlar,
Ölümünün ardın da da
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Düşündüren, dolu dolu bir şiirdi...
Tebrikler Emel Hanım...
çok güzel bir şiir dizeleri duygu yüklu yüreğine seğlık
Şiirlerinizdeki mizahı sevdim.Hoş bir anlatım ve anlayışla bizlere destek oldunuz. tam puan +ant. tebrik ederim. Saygılarımla.
merhaba ilginç bir betimleme olmuş..doğumdan bir bebekten direk ölüme atlamışsınız..sanki doğumlar bebekler hemen ölümü hatırlatıyormuş sanırım size..öyle algılanıyor..bu bence karamsar bir bakış açılı şiir..içinizden yansıyanlar..
Çıplak geldik,çıplak gigeceğiz.
başlangıç ve son eşitliği.
Hiçlik yani.
de ve da eklerinin yazılımında imlaların gözden geçirilmesi gerelir..bunun dışında şiir tam bir masumiyet ve safiyet ile merak ve hayretin doğallığını sergiliyor...
ölüm teması yaşamaktan(doğan bebek) çok daha güçlü...ölüm hep hazırlıksız yakalar insanı oysa...yarım kalmıştır herşey..yanıbaşındaki yarım kalmış .içilememiş yada müsadesi olmamış o su , en çok ta o hüzün verir...
''ıssızlığın orta yerinde
bir karaçalının dibinde
ve minnacık kelime nöbetlerinden
ölümü dirime
dirimi ölüme terk edenleri
avuçlarından rüzgara savuruyordu.'' n.s.
Soru sorarak yukarıdaki dizelerde anlatılan temayı işlemiş şair.
Tohum can hıraş patlar.O ki rüzgarın önüne katıp getirdiğidir.Biz sesini duymasak da.Her ölüm bir dirime gebedir.
Bir gün daha fazla yaşasak ne olur.Başka güneş doğmayacak.Göreceğimiz aynı güneş.
Şiire açılan ne çok yol varmış bu dizelerde.
Selam ve sevgiler.
Günlerim
Bir bebek doğduğun da
Gözleri kapalıdır
Ölümün de de kapatacağı için m
Saygı deger saıre Emel hanım yuzde yuz haklı oldugunuz anlamları dızelerde sıralamıssınız sızı gercektende gonulden kutlarım mukemmel bır eser emegınıze yuregınıze saglık selam ve sevgılerımle sııre tam puanımla 10
Bir bebeğin doğduğu zamzan bu saydıklarınızın hiç birini taktığını sanmıyorum sayın Baran. Ölüm gerçek hepsi bu. Güzel bir çalışma tebrikler.
Bu şiir ile ilgili 21 tane yorum bulunmakta