Güneşi sönmüş bir bahar akşamında
Olmadık düşünceler başımda.
Yorgun düşmüş gün,
Zavallı gecenin kollarında.
Gelmesin, girmesin sevgiler
Bu derin rüyalara
Uçmasın uykularım sonsuzluklara.
Bu yalnızlık beni kahreden,
İnsanlardaki bu duygusuzluk
Beni öldüren.
En derin dertleri
Bu yalnızlık çemberinde yaşarım ben.
Bu zamanlarda vurdum duymaz sahtelik
Bu yalnız gecelerde tüm kahpelik.
Bir tek yudumla, bir ‘of’ la
Boşalır ayyaş kadehler
Çevremde uçuşur, karmaşık gölgeler.
Hani ellerim ellerinde
Ya da
Başın dizlerimde olacaktı?
Hani hayalin göz bebeklerimde
Yüreğin, yüreğimde atacaktı?
Hani bu, terkedilmişlik
Dönüp dönüp vurmayacaktı?
Ne eski anılar, ne yeni heyecanlar çare
Kader bile, bu illet kimsesizliğin
Usta ellerinde biçare.
Size asıl şimdi muhtacım;
Bana vaad edilen sözler.
Nerede o, yürek yakıcı gözler?
Nerede can alıcı sohbetler?
Neredesiniz ansızın çıkıp, geliveren sürprizler?
Bunalımların en kincisi
Aşkların tüm sancısı
Hırsların tek kamçısı
Dostların en yalancısı
Bu yalnızlıklarda kükrer
Yalvarışların en acısı.
Akrep ilerlemiyor, ona inat yelkovan
Benimle alay ediyor sanki zaman.
Dışarıda bir-iki it uluması,
Onlar da benim gibi başı boş, harap, viran.
Korkuyorum;
Yalnız gecelerde
Yalnız yatarak yaşlanacağım,
Bu başıboşluğa alışacağım.
İşte o an;
Sen bile geriye dönemeyeceksin
Şimdi biteviye akıp giden zaman.
Bir ses ol gel kulağıma, hiç değilse
Nasıl gelirsen gel; ecel veya şeytan.
Yollarına kırmızı gül yaprakları döktüm;
Nasıl olsa bu yalnızlıkta bin kere öldüm,
Ümitsizce bir şeyleri beklemekten çöktüm.
Başım düştü öne,
Omuzlarımda senelerce yük
Seni bekliyorum;
Nasıl olsa tuttuğum her dal çürük...
Kayıt Tarihi : 23.10.2003 10:36:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!