Ara sıra hatırladığım ne kadar çok olay veya yaşantım varmış geçmişimde…
Çoğunda teklik hislerimle kendimle çatışırken, birçoğunda da onu tanıdığım günlerden bu günlere sarkan yaşamımdaki düşmüşlüklerim varmış…
Ara ara, gün gün düşüyor aklımdan bana doğru… Bu yaşamımla ne kadar da çok kullanmışım zamanı… Sanki dünler daha yakın geliyor bana, gelecek zamanın uzunluğunda kayboldukça…
Aşkla mı düşündün...
Oysa yaşamak istediğimdi aşk, sanmak ne demekti, ömrümü adadığımdı aşk ve düşlerimin yangını, düşüncelerimin azabı oldu vaz geçmek bilmedim, uğruna ömrümü tüketirken, hâlâ o nefes ile nefes nefeseyim, yaşama ve de aşka...
Bazen gece, bazen gündüz, bulutlu veya açık mavimsi renkle benim baktığım gökyüzü bu…
Beni kör kuyularda merdivensiz bıraktın,
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.
Devamını Oku
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.
“Varlığınla yaşadıklarım ile yokluğunda aldığım nefeslerin arasında da gördüm ki pek de çok fark yoktu belki de…”
Bir insan; hayatın ve sevmek denen şeyin özüne nasıl bu kadar düşebilir ki?
Ki, ben ermek istediğim tüm güzelliklerden nasıl da eksildiğimi, eksiltildiğimi gördükçe, sanki tüm bunları yüzüme vurmaya cesaret edebilen o sayılı ve acı söylemekten çekinmeyen güzel dostlar gibi yazılarınız…
İşte o zaman diyorum ki, hani aynadaki yüzüm, hani gönülden dilden eksilen sözlerim, nerde şimdi?
Arkamda bıraktığım onca yılın, tek armağanı bu mu bana?
Erdemin, kalemin ve o yüreğin daim ve bereketli olsun üstat…
Nicelerine inşaAllah…
Sevgilerimle…
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta