Güneş Yalancı Kentleri Isıtırken
Acınla savaşırsın, bu savaş seni acıtsa da aşkı hisseder, acıyı fark edersin. Patika yoldan karanlıklarda kaybolurken gidenin, aslında geride kalanı da götürmektedir. Karanlığı aydınlatmaktan ziyade, gözlerinin o karanlığa alışmasını sağlarsın.
Yırtmak istersin yorgun gecelerin çarşafını, soğuk bir ayrılık düşer içine ve düşlerin kamaşır. Yarattığın boşluk sığınağında kendini kaybedersin.
Karanlığına bir mum yakarsın düşüncelerin dilsizleşir. Aşk hayallerinin içinde fırtınalar esmeye başlar. Özgürce nefes aldığın ülken hüzün işgallerindedir. Ölmeyi istersin lakin senden yapılmış olan balta seni kesmez.
Beni kör kuyularda merdivensiz bıraktın,
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.
Devamını Oku
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.
Çok güzel çalışma beğeniyle okudum kutlarım çalışmanızı,sevgiyle kalınız.
Güçlü kalemden.. güçlü anlatım
son derece başarılı birikimlerinizi
gün ışığında okuyucusula buluşturmanız
mükemmelin üstünde .
okuyupda kutlamamak elde değil
yürekten yüreğini kutlarım
yeni paylaşımlarda buluşmak üzere
yine beklerimin
Müthişti.Güzeli okumak keyf vericiydi. Kutlarım
ayrılığa susmayı yazdıran sözcüklerin öyküsü...kutlarım sayın fatma avcı...
Bir yol göstericisi gerek bu hayata, bir ses, bir saklı yüz gerek bu dertleri dinleyip, huzura çıkarılmaya, bir dost sesi gerek bu acı inlemelerini yenecek, bir naz gerek, kırılamayacak hatırla ve sen sevgili sen gerek bu hayata artık çilenin dur deme zamanı geldi diyerek ve bir omuz gerek baş koyup ağlayıp dindirmek için acıları…
Sana gelmek için sabahı bekliyorum , sana gelmek için günün ilk ışıklarının kızıllığını bekliyorum , nefesimi tutmuş sana koşuyorum, geceyi bir anda geçtim sen kokan sabaha dar attım kendimi, umutlarımı sana gömdüm tüm gece boyu, sende kalmak için gün ışığını tutmak istiyorum , hayatı yakalamak için senli nefesler bekliyorum ve usulca seni sevmek ve yüreğime gömmek için ilk ışıklarını bekliyorum yalnızlığımdan arınarak sana düşüyorum yine bu sabah…Mustafa Yılmaz
ant+10
'Gönyesi bozulmuş bir aşk hikayesini anlatır gibiydi yazı...'
Yalancı Kentler deyimi, aslında yalancı sevdaların, sahte dostlukların yaşandığı bizlerin sokakları, bizlerin varoşlarıdır, 'hayalet şehirler' değildir... Kaybedilenleri aramaksa, eğreti ilişkilerin kısır döngülerinden fazlasını getirmeyecektir çoğu kez...
Güzel yazıyorsunuz Fatma(Deniz) Hanım.. Tebriklerimi sunarım..
Soğuk zemheride kalmış bir his duyarım okurken güneş tarafından zemheriye kafat tutarcasına ısıtılan varoş kokan kentin yalancı sokaklarını... cebimdeki kelimeler üşür, tütrer ellerim kaleme dem vuramam, domur domur kan tutar yüreğim, aşka dair ne var ne yoksa satıp savarlar, gül kokulu günler vaadederken ısınır yalancı kentin ayaz vurmuş çökük yanaklı iğnsanları...
Güzel bir nesir okudum, tam puanımla kutlarım....
Gönül aşkla tanıştıgında, kuş kanadında alem-i cihanı bir çırpıda nasıl gezerse, deli tayın yelesine takılıpta uçarcasına, bir solukta nasıl içerse zamanı; O bitişler, gidişler o yoklukta da bir o kadar suskundur, küskündür gönül.DERDİN CENDERESİNDE RAKSA DURUR GÖNÜL. ...Kutluyorum Fatma Hanım o cendereyı çok güzel bir anlatımla kaleme almışsınız..... Sevgi ve saygılarımla.
Yazının başlığı şiir gibi...Güçlü anlatım dili ile içeriği de öyle...Yalancı kentler ya da burulmuş yüreklerin loşlukta ısınmaları, buz tutar gibidir.
Kaleminize sağlık sayın Fatma Avcı...
yürek kalem sesiniz daim olsun sevgi saygıyla tam puan antolojimde
Bu şiir ile ilgili 10 tane yorum bulunmakta