Güneş Damlaları- Garib Çoban

Engin Demirci
949

ŞİİR


61

TAKİPÇİ

Güneş Damlaları- Garib Çoban

Güneş Damlaları - Garib Çoban

Bu yıl bizim için daha iyi bir dün düşünemiyorum.
Gönülden düşmeniz çok tuhaf.
Kar taneleri, çıplak vücutlar ve ucuz bir oteller arasındaki insan kim?..
En kırılgan ve dürüst gecesi kimin!..
Buraya düşmene şaşırdımda söyleniyor.
Eriyen kar gibi uzun sürmez ama iz bırakır.
Aşkı dinleyin ve kaybolmadan önceki anı yaşayın.
Ufak bir yokluk niyetim var.
Karşılıksız sevmek, vermek yokluğun en güzel boyutu.
Karşılıksız sevmenin tohumu köklendiğinde, en güçlü fırtına dahi onu etkileyemez, aşkın sadakati budur.

O gece kırılmak üzere olan bir kar tanesiydim ağustos sıcağında.
Kırılgan ve altın rengi, sanki dünya seni tam buraya, ışıkların ve ağaçların olmadığı bu köşeye.
Sen de benim gibi kırlarda hiçbir yere varmayan uzun yürüyüşleri seviyordun.
Onların bir yere varmasına ihtiyacım yoktu.
Senin yanında sakinleşmem benim için yeterliydi.
Sadece bir neyin fısıltısı ve bir gülün sıcaklığıyla bırakmak için katlanmaya karar vermiş gibi.
Yalan söylemesini bilmeyen battaniye. Dışarıdaki kar yarına kadar dinmiş, sadece iz bırakmış, bir iç çekiş gibi.
Karşılıksız sevmenin tohumu köklendiğinde, en güçlü fırtına dahi onu etkileyemez, aşkın sadakati budur.

Anılar kadar çabuk silinen hafif bir iz bırakmış gibiydi.
Gidenler bu tuhaf anların, anlamak istemediğiniz anların ağırlığı altında şarkı söylüyor.
Sanki o gece yok olmak için yazılmış gibi sadece yaşayın.
Söz ver diye bir şarkı çalmıyor.
Vücudun gölgeleri arasında gezinerek varlığından haberdar olmadığınız boşluklar çizer.
Açılırken bağı bostanı vaktin, gülistandan gelir dönülmez akşamın ufkundayız vakit çok geç diyen şarkıda cemalini görür aşıklar.
Karşılıksız sevmenin tohumu köklendiğinde, en güçlü fırtına dahi onu etkileyemez, aşkın sadakati budur.

Sözler, erimek üzere düşen kar gibi, kalmak için çabalamaz, iz bırakır.
Kırılganlığın melodiye dönüştürülmüş hali.
Aynı anda hem küçük hem de büyük görünen her şeyin ilahisi.
Buraya düşmen bana tuhaf geldi diyor deliler şeyhi.
Kendimin farkına varamadığım bir mesafe ve üzüntü krizinden geçtim.
Yazın sarhoş bir gölgesiydim ve imkansız bir tutku olduğum söylenebilirdi.
Ruhumun içinde, o dipsiz kuyunun içindeydim.
Ve senden mi, yoksa hayattan mı bahsettiğini bilmiyorsun.
Her zaman en ummadığın yere düşen bir zar gibi.
İstemeden bulduğun o hediye parçasından mı?..
Karşılıksız sevmenin tohumu köklendiğinde, en güçlü fırtına dahi onu etkileyemez, aşkın sadakati budur.

Mükemmellik yoktu.
Yalnızca doğaçlama okşamalar ve hiçbir filtreye izin vermeyen bir gerçek vardı.
Havai fişekler ve süslemeler olmadan sizin için Noel'di.
Sadece çıplak bedenler ve eriyen kar taneleri.
Sanki o an kendi kırılganlığını sürdürecek kadar güçlüydü.
Her şey, her şey!..
Her şey olmak istiyorum!..
Şems vakti şafağın anahtarının gizli ormanlarda saklı olduğunu biliyorum.
Ama onu nasıl bulacağımı bileceğim.
Ve sonra anlıyorsunuz.
La mekan oluşumu.
Neyse ki o sırada ışığı görmeye başladım.
Aslında iki olma korkusunun sonu umut verici, bir üçleme.
İçimdeki acıyı sadakatle tasvir etmek istedim.
Karşılıksız sevmenin tohumu köklendiğinde, en güçlü fırtına dahi onu etkileyemez, aşkın sadakati budur.

Ahenksiz seslerin sıklıkla susturulduğu gönüller.
Ve sansürün putperestlikle kol gezdiği bir dünyada.
Güzel söz sevmek, söylemek bir direniş eylemine dönüşüyor.
Uzaktan sevmek sizi güçlü, sadık kılar.
Seçtiğiniz kişinin doğru kişi olduğunu bilmenizi sağlar.
Boş alanlarımı ihtiyacım olmayan şeylerle.
Ve hoşlanmadığım insanlarla doldurmaya çalışmaktan yoruldum.
Çünkü birbirinizi dokunmadan sevmek, gerçekten birbirinizi sevmektir.
Şeylerin, varlıkların, kalplerin fani olduğundan şikayet etmiyorum.
Çünkü güzelliklerinin bir kısmı bu talihsizlikten oluşuyor.
Beni üzen şey, onların eşsiz olmalarıdır.
Karşılıksız sevmenin tohumu köklendiğinde, en güçlü fırtına dahi onu etkileyemez, aşkın sadakati budur.

Bu gece güzellik ya da mükemmel aşkla ilgili bir şarkı değil.
Sizinki gibi hissettirmeyen.
Ama bir şekilde öyle olan bir yer ve zamana düşmenin tuhaflığıyla ilgili.
Kar eridiğinde ve otel boşaldığında geriye yalnızca izler kalacak.
O kadar geçici görünen o anın ayak sesleri, bedenleri.
Başarısızlık kılık değiştirmiş bir öğretmendir.
Her hata değerli bir derstir.
Başarı, başarısızlığın temeli üzerine kuruludur.
Öğrenin, uyum sağlayın ve ilerleyin.
Başarısızlığı kabul etmek büyümeye doğru atılan ilk adımdır.
Ve şimdi, şaşırtıcı bir şekilde, herhangi bir dünden çok ötesinde, şah damarından daha yakın size eşlik edecek.
Karşılıksız sevmenin tohumu köklendiğinde, en güçlü fırtına dahi onu etkileyemez, aşkın sadakati budur.

Geçmişiniz geleceğinizi belirlemez.
Duygusal yaralar kader değil, derslerdir.
Yürümeyen her ilişki sana kendin hakkında bir şeyler öğretti.
Her hata kılık değiştirmiş bir ustaydı.
Acı çekmenin %90'ı aynı kalıpları tekrarlamaktan kaynaklanır.
Bu döngüyü kırmak cesaret ister.
Yaralarınızı tanımak zayıflık değil, onları iyileştirmenin ilk adımıdır.
Sen başına gelenler değilsin.
Şu andan itibaren olmayı seçtiğin kişisin.
Hayat senin başına gelmiyor.
Her kararınızda onu inşa edersiniz.
Karşılıksız sevmenin tohumu köklendiğinde, en güçlü fırtına dahi onu etkileyemez, aşkın sadakati budur.

Bir sarsıntı bıraktım, bir sarsıntı bıraktım,
sönmeyen ateşlerin parıltısında şems vakti.
Umutsuzluğa gölgemi bıraktım.
Vedanın kanayan gözleri.
Üzgün ​​güvercinleri bir nehrin kenarına bıraktım.
Duygular hava durumu gibidir.
Değişen, kaçınılmaz ve doğal.
Yağmurun yağmasını engelleyemeyiz.
Ama şemsiye taşıyabiliriz.
Hissetmeden edemeyiz ama yönetmeyi öğrenebiliriz.
O güce sahipsin karşılıksız sevmeyi öğrenirsen.
Eğer mutlu olmak istiyorsanız bu kolay.
Başkaları kadar mutlu olmak istiyorsanız bu imkansız.
Çünkü biz, başkalarını olduklarından daha mutlu zannederiz.
Karşılıksız sevmenin tohumu köklendiğinde, en güçlü fırtına dahi onu etkileyemez, aşkın sadakati budur.

Ve insan bir hikayenin içinde yaşayacak.
Onun hayal dünyasında yaşayacak kadar şanslı olduğunda bu dünyanın acıları yok olur. Karşılıksız sevginin akışına devam ettikçe putperest gerçeklik sona erer.
Kumların güneşindeki burak’la.
Denizin kokusunu almayı bıraktım, seni görmeyi bıraktım.
Aşkta yürüyen ruh ne yorulur ne de yorulur.
İnsanların karşılıksız sevgi yerine putlarıyla vazgeçilmez hale gelmek için öldüklerini anlamaları biraz zaman alır.
Karşılıksız sevmenin tohumu köklendiğinde, en güçlü fırtına dahi onu etkileyemez, aşkın sadakati budur.

Ben bir hayalperestim.
İçimde gerçek hayat o kadar az ki.
Böyle anlar, şimdiki gibi anlar benim için o kadar nadir ki.
Onları rüyalarımda tekrarlamamak benim için imkansız.
En büyük tehlike kendini kaybetmektir.
Bu dünyada çok sessiz bir şekilde.
Sanki hiçbir şey olmamış gibi gerçekleşebilir.
Başka hiçbir kayıp bu kadar sessizce gerçekleşemez.
Başka herhangi bir kayıp bir kol, bir bacak, bir eş vb.
Eminim fark edilecektir.
İnsanların karşılıksız sevgi yerine putlarıyla vazgeçilmez hale gelmek için öldüklerini anlamaları biraz zaman alır.
Karşılıksız sevmenin tohumu köklendiğinde, en güçlü fırtına dahi onu etkileyemez, aşkın sadakati budur.

Güzel bir şey var.
Bu sertlik ve kırılganlık karışımı, hayatta pek çok darbe almış.
Ve hayatta kalmayı başarmış biri gibi.
Bu gönül onun eseridir.
Hayatı buna gömülmüştür.
Bazen ağlamadan edemiyorum.
Ben sunduğum, temsil ettiğim, tekrarlanan ben değilim.
Ben ötekinin önünde duran, ondan korkan, ondan nefret eden, onu arzulayan, onu kuşatan ya da reddeden ben değilim.
Onların söylediği ben değilim.
Hayır ben putlarıyla söylenebilecek bir şey değilim.
Karşılıksız sevmenin tohumu köklendiğinde, en güçlü fırtına dahi onu etkileyemez, aşkın sadakati budur.

İnsandır putları arasında sevgi bir sentezi.
Geçici ve sonsuz, sonlu olanın ve sonsuz.
Bana, tüm iltifatları hak eden bir kadını pohpohlamak için iddialarımın ne kadar yetersiz olduğunu öğrettin.
Bütün gece seni hayal edeceğim, bütün gece hafta, tüm yıl boyunca.
Bir adamın kalbi atmazsa uzun süre dayanamaz.
Peki sen uzaktayken benim kalbim nasıl atabilir?..
Her yoğun anlayış, eninde sonunda, derin bir anlayışsızlığın ortaya çıkışıdır.
Azar azar oluyorum.
Hikayem yaşıyor.
Ve başarısızlıktan korkmuyorum.
Başarısızlık beni yok etse bile, düşmenin ihtişamını istiyorum.
Özgürlüğün olmadığı bir dünyayla başa çıkmanın tek yolu.
Karşılıksız sevmenin tohumu köklendiğinde, en güçlü fırtına dahi onu etkileyemez, aşkın sadakati budur.

Ah, pişman olma, dedi deliler şeyhi.
Yorulduk, başka aşklar bizi bekliyor.
Sıkıntıların, nefretin ve aşkın olmadığı saatlerde.
Sonsuzluk önümüzde uzanıyor.
Kendini sevmek tüm ilişkilerin temelidir.
Kendinizi tanıyıp kabul ettiğinizde başkalarıyla daha güçlü köprüler kurarsınız.
Ruhlarımız sevgi ve sonsuz vedadır sevgiliye.
Varlığınızı bir isyan eylemi haline getirecek kadar tamamen özgür olmaktır aşk.
Ne işimiz bitti, ne de kendimizi bitirmek için ne yapmamız gerektiği bizim için açık.
Kendimizi nasıl bitireceğimiz önceden belirlenmedi.
Biz yaşayan sorunlarız.
Karşılıksız sevmenin tohumu köklendiğinde, en güçlü fırtına dahi onu etkileyemez, aşkın sadakati budur.

Hayattaki amaç kişisel özgürlüğe mümkün olan en kısa sürede ulaşmak olmalıdır.
Özgür olmak, insanları köleleştirmek için tasarlanmış yozlaşmış bir sisteme isyan etmenin yoludur.
Gitti huzurum, ağırlaştı yüreğim.
Gönlümüzden gidenlerin varmak istedikleri yere gittiklerini bilmek kabul olmuş duamdır.
Ve etrafınızdaki her şeyin sizin olduğunuz gibi olmanıza, izin vermesini diliyorum.
Her şey, zamanı geldiğinde güzelleşir.
Her insanın zamanı ve mevsimi farklıdır.
Herkes kendi zamanında çiçek açar.
Bütün ruh sevgiyle düşündüğü şeylerdedir.
Mümkün olan en kısa sürede gönül zengini ve özgür olun.
Karşılıksız sevmenin tohumu köklendiğinde, en güçlü fırtına dahi onu etkileyemez, aşkın sadakati budur.

Garib gönül sevginin hiçbir şeyinden vazgeçemez.
Çünkü onun aşk nesnesi dünya olanlara inat, Maidesiyle ahiretlik yaşar.
Bir kitabın işaretli sayfalarına dönüp kendime bir kelime buldum.
Fakat kör olan göz değil, sinelerdeki kalplerdir.
( Hac, 46)
Her yıkımdan ilahi bir şey çıkar.
Sorun şu ki, onları sorgulamıyorsunuz.
Çözüm, onları farkında hale getirin.
Ne mutlu, yürekle sarılı olarak gelen hediyelere.
Hiçbir şey seni her gün kalbinde taşıyan insan kadar önemli değildir.
Son sözü kimin söyleyeceğine siz karar verin.
Karşılıksız sevmenin tohumu köklendiğinde, en güçlü fırtına dahi onu etkileyemez, aşkın sadakati budur.
(Y.ed - Bu Bir Demdir Gelir Geçer Albümü)

Engin Demirci
Kayıt Tarihi : 24.12.2024 01:08:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Susamak ve susmak çok benzerdir. Birinde dilin, diğerinde yüreğin kurur. Hz. Pir Mevlâna k.s.

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Bedri Tahir Adaklı
    Bedri Tahir Adaklı

    Maddi kalplerin ızgarası bile
    makbul değildir. Hele bir de
    dana kalbi gibi bir kalp olursa...

    En çok sevilesi kalpler ise; manevi
    kalplerdir ki SEVMEK için istemek
    bile gerekmez. Hatta dibine gübre
    dökülmüş bir fidanın kökleri gücüne güç
    kattığından sadakat toprağına candan
    tutunur. Kökleri çok çok sağlam Gerçek
    bir sevgiye dönüşür. Böyle sevgiler bile
    çok sevilir. Bu ise: Nefretten nefret,
    adavetten adavet etmek içindir. Bu güzel
    şairimizin de işin hakikatinden haberdardır.
    Çünkü kalp gözü açıktır.

    TEBRİKLERİMİZİ SUNARIZ DAYIN DEMİRCİ

    Cevap Yaz
  • Hayrullah Değerli
    Hayrullah Değerli

    Yüreğiniz dert görmesin kaleminiz daim olsun hocam yine anlam dolu mısralar keyf alarak okudum nice şiirlere inşallah
    Sonsuz saygılarımla

    Cevap Yaz
  • Mustafa Bay
    Mustafa Bay

    Sadakat
    "Güven"

    Ve aşk, bir eşkenar üçgenin "eşit ağırlıkta" köşeleridir...

    Birini yok edersen
    Diğerlerinin "ipini" çekersin!

    Tebrikler Engin Bey.

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (3)